banner388

13 Mayıs 1277 de Karaman oğlu Mehmet Bey, idareciliği sırasında bir ferman yazmış ve bu fermanı ülkenin her yerinde okutmuş. Neymiş bu ferman birde biz okuyalım bakalım.

“ BU GÜNDEN GERU (BERİ) DİVANDA, DERGÂHTA VE BERGAHTA, MECLİSTE VE MEYDANDA TÜRKÇEDEN BAŞKA BİR DİL KULLANILMAYA”    Evet, yanlış duymadınız bu fermanı yıllar önce Karaman oğlu Mehmet Bey söylemiş. Bu gün ise dilimizin ve kültürümüzün ne hale geldiğine bir bakalım.

Güle-güle, Allahaısmarladık yerine; Bay-bay, çaav veya çüüs. Her halde yerine Herıld demekteyiz. Yazıcı yerine Printer, belgegeçer yerine faks, Hava soğutucu yerine Air-conditioner dilimize yerleşmiş. Büyüğe Mega, küçüğe mikro, sonuca final, mesire veya kır gezintisine Piknik diyoruz artık. Vurguncumuza spekülatör, eşkıyaya Mafya, yıldızımıza Star, iş hanımıza plaza, bedestenimize galeria deyivermişiz birden.

Bizler terör, sağ-sol kavgası, AB sevdası ve Avrupalılaşma ile oyalanırken, birde bakıyorsun Türkçemiz elden gitmiş. Eyvah!  demeye  kalmadan dilimi Ben dedemle anlaşamadığım gibi, torunlarımız bizi hiç anlayamayacak ve bir birimizin yüzüne bakacağız uzaydan gelmiş yaratıklar gibi.

Kenya kurucu Devlet başkanı Jomo Kenyatta’nın güzel bir deyişi var.

“ Batılılar geldiği zaman bizim elimizde topraklarımız, onların elinde İn cil vardı. Bize gözlerimizi kapatıp dua etmeyi öğrettiler. Gözlerimizi açtığımızda bizim elimizde  incil, onların ellerinde topraklarımız vardı”.

Çok düşündürücü ve manalı bir söz zenci dedikleri ve hakir gördükleri Kenya’lının söylediği sözler...

Batılılaşma ve Avrupa Birliği sevdası ile ve bizlere sundukları reçetelerle bizlerden neleri kopardığını hep beraber gördük ve daha da göreceğiz.

Dilimizle oynanıyor, dinimizle oynanıyor en acısı

Geleceğimizle oynanıyor.

Çünkü nesiller artık birbirinden koptu. Dilde anlaşamıyor, kültürde anlaşamıyor, dinde hiç anlaşamıyor. İki dil tartışmalarını bile yapar olduk. Ne oluyoruz demeye kalkmadan batılılaşma adı altında her şeyimizi kaybedeceğiz.

Toprağımızı, bayrağımızı, inancımızı çaldırmayalım derken, dilimizin çalındığını, talan edildiğini, özün el diline özendiğine içi yananız var mı? Masallarımızı, tekerlemelerimizi, şarkılarımızı, ninnilerimizi

Türkçemiz elden gidiyor, dizini döveniniz var mı?

Karaman oğlu Mehmet Bey’i arıyorum. Göreniniz, bileniniz, duyanınız var mı?

Bir ferman yayımlamıştı…

Hayal meyal hatırlayıp da sahip çıkanınız var mı?”

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.