banner388

Mustafa Balbay'dan... Samsun'dan gelen emekli öğretmen İmamoğlu'na dokunsun yeter

Mustafa Balbay'ın, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile gerçekleştirdiği sohbeti kaleme aldığı makalesinde, Samsun'dan gelen emekli öğretmenin herhangi bir talebi olmadığını tek isteğinin İmamoğlu'na dokunmak istemesi olduğunu ifade etti. 

Mustafa Balbay'dan... Samsun'dan gelen emekli öğretmen İmamoğlu'na dokunsun yeter

Mustafa Balbay'ın, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile gerçekleştirdiği sohbeti kaleme aldığı makalesinde, Samsun'dan gelen emekli öğretmenin herhangi bir talebi olmadığını tek isteğinin İmamoğlu'na dokunmak istemesi olduğunu ifade etti. 

31 Temmuz 2019 Çarşamba 12:46
Mustafa Balbay'dan... Samsun'dan gelen emekli öğretmen İmamoğlu'na dokunsun yeter

Cumhuriyet Gazetesi yazarlarından Mustafa Balbay kaleme aldığı "Ekrem İmamoğlu ile sohbet" başlıklı makalesinde "Her birini dinlemek olanaksız, biri anlatırken öteki araya giriyor. Arkadan süzülüp yanınıza gelen yurttaş özel bir konuyu insanlardan uzakta paylaşmak istiyor. Samsun’dan gelen emekli öğretmenin hiçbir talebi yok, İmamoğlu’na dokunsun yeter!" ifadelerini kullandı. 

İşte Balbay'ın o makalesi:

"Ekrem İmamoğlu ile sohbet...

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile makamında görüşmek üzere Saraçhane’ye geldiğimizde protokol kapısı yerine halkın giriş yaptığı kapıya yönelince içeri girmek kolay olmadı. Kapı girişi; elinde özgeçmiş sallayan, yanında getirdiği engelli çocuğunu görevlilere göstermeye çalışan, kimseye anlatamadığı yıpranmış tapusunun ayrıntılarını anlatmak isteyen insanlarla doluydu. 
Her birini dinlemek olanaksız, biri anlatırken öteki araya giriyor. Arkadan süzülüp yanınıza gelen yurttaş özel bir konuyu insanlardan uzakta paylaşmak istiyor. Samsun’dan gelen emekli öğretmenin hiçbir talebi yok, İmamoğlu’na dokunsun yeter! 
İmamoğlu’na toplum katlarındaki yüksek beklentiyi bir madde olarak aktarmayı planlıyordum. Kapı her şeyi söylüyordu.

***

Birinci ayın dolmasının ardından İmamoğlu’nu umutlu bir geleceğin şafağında gördük. Elde ettiği gücün yüksekliği, aldığı sorumluluğun ağırlığı, toplumun her kesiminden gördüğü kabul, iktidarın hazırladığı engeller, bütün bunların üstünde başarıya olan inanç... 
Böylesi durumlarda en büyük enerji, başarıya inanmaktır. 
Sohbeti ana hatlarıyla paylaşalım... 
İlk bir ay: Belediye personelinin bize güveni sağlandı. İşini iyi yapana dokunmayacağımızı gördüler. Çarkı bozulmuş bir yapı devraldık. Yeniden inşa ediyoruz. Bütçenin yüzde 70’i denetim dışı. Her şeyi denetime açık ve çarkı işler hale getiriyoruz. 
İktidarla ilişki: Cumhurbaşkanı’ndan randevu istedik. Henüz verilmedi, bir daha isteriz. Vermezlerse, her şeyi halkla paylaşacağız. Bütün il başkanlarını ziyaret ettik. İktidar partisinden iki kez randevu istedik, verilmedi. Biz herkesle barışık olacağız dedik. O noktadayız. 
CHP: Partimiz bir başarı elde etmenin mutluluğunu yaşıyor. Bu aynı zamanda büyük bir özgüven. Bu mutlulukları devam edecek. 
İYİ Parti: Kendimi İYİ Parti’nin belediye başkanı olarak da hissediyorum. Kurulan ittifak aklın yolunda devam ediyor, edecek. 
Öteki partiler: Mazbatayı aldıktan sonra tüm partileri ziyaret ettim. Saadet Partisi’nden Vatan Partisi’ne kadar. Belediye meclis üyeleri yok diye, temsil edilmemeleri olmaz. Onlara da masa vereceğiz. Benim yakınım 16 milyon. 
Suriyeliler: Ben ırkçı bir insan değilim. Ancak dünyanın hiçbir ülkesi demografik yapının bu kadar kontrolsüz değişmesine, bozulmasına izin vermez. Bu akıldışı. Çocukların, kadınların güvende olması bizim de sorumluluğumuz. Ancak çözüm, Suriyelilerin vatanlarına dönmesi. Bulacağımız yol, sorunun tüm Türkiye’de çözümüne katkıda bulunacak. 
Demokrasi: Bizim insanımızın genlerinde demokrasi var. Dört yaşındaki çocuk haklarını istiyor. Bu iktidarın sandıkta yenilmeyeceği algısını yıktık. Şimdi bu iktidarla İstanbul’u yönetemeyeceğimiz algısı var; onu da yıkacağız. 
Beklenti yüksekliği: Farkındayım. Toplumdan hiç kopmayacağım. Öyle iyi kadrolar geliyor ki; bizden yararlan, şu alanda çok iyiyiz diye... Onlarla birlikte çözümler üreteceğiz. Herkes beni kafasında bir yere getiriyor ama ben İstanbul Belediye Başkanı’yım. Bu işi iyi yapacağım. Ötesi benim işin değil.

***

İmamoğlu’nun bizden önceki konuğu İngiltere’nin İstanbul Başkonsolosu Judith Slater, bizden sonraki de İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu idi. Arada danışmanlar girip çıkıyordu. Görüşme öncesi ve sonrasında Silivri günlerinde “Doğan kardeş” diye seslendiğim, şimdi İstanbul Belediye Meclisi CHP Grup Başkanvekili avukat Doğan Subaşı’nı selamladık. 
İmamoğlu, seçtiği kadrolarla birlikte yeni kuşak siyasetçi portresi de çiziyor. 
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “cepheleşen” değil, “bileşen” temele dayalı olarak oluşturduğu yelpazenin devamını istiyoruz, bekliyoruz. 
Bu iktidarın seçeneği, AKP’nin içinden değil, buradan çıkar..."

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Adalet bir gün herkese lâzım olur 2019-07-31 20:07:52

Adam belediye başkanı, millet erken emekliliği getirmesini bekliyor.Allahım Yarabbim.

Misafir Avatar
mustafa 2019-08-01 08:28:51 @Adalet bir gün herkese lâzım olur

yav arkadaşlar adam belediye başkanı abartmayın

Beğenmedim! (0)
Avatar
Yazıcam bunu da gazeteye 2019-07-31 16:26:16

Atakum belediye başkanının öz yeğenini özel kalem müdürü yaptığını ne zaman haber yapacaksınız ? başka haber sitelerinden öğreniyoruz kırılıyorum bak!

Avatar
samsun bafralı 2019-07-31 17:11:21

sayın ımam oglu bızı emeklı yapmak ıcın caba goster elınden opuyum

Avatar
bafra 2019-07-31 17:15:27

tayıbın yapaca yok erken emeklılıgı sız yapın ımam oglu Allah rızası ıcın

Avatar
bafra 2019-07-31 17:17:26

erken emeklılı cıkar ben akpartılıyım ımam oglu oyum sana bundan sonra