banner388

İYİ Partili Birsen Öztürk sert çıktı: Türkiye'de 'kadın' sorunu yok, zihniyet sorunu var!

İYİ Parti Samsun Milletvekili Aday Adayı Birsen Öztürk,  "Bugün Türkiye’de ‘kadın’ sorunu yok! Bugün Türkiye’de bir insanlık sorunu var, bir zihniyet sorunu var, bir adalet sorunu var” diyen bir Liderle aynı yolun yolcusu olduklarını belirterek, "Biz bu yola baş koyduk başaracağız, kazanacağız. Başörtülü, başı açık, evli, bekâr tüm kadınlarımızla birlikte Kazanacağız, az kaldı" dedi.

İYİ Partili Birsen Öztürk sert çıktı: Türkiye'de 'kadın' sorunu yok, zihniyet sorunu var!

İYİ Parti Samsun Milletvekili Aday Adayı Birsen Öztürk,  "Bugün Türkiye’de ‘kadın’ sorunu yok! Bugün Türkiye’de bir insanlık sorunu var, bir zihniyet sorunu var, bir adalet sorunu var” diyen bir Liderle aynı yolun yolcusu olduklarını belirterek, "Biz bu yola baş koyduk başaracağız, kazanacağız. Başörtülü, başı açık, evli, bekâr tüm kadınlarımızla birlikte Kazanacağız, az kaldı" dedi.

03 Nisan 2023 Pazartesi 15:25
İYİ Partili Birsen Öztürk sert çıktı: Türkiye'de 'kadın' sorunu yok, zihniyet sorunu var!

Türk Kadınlar Birliği Derneği Samsun Şubesi, Samsun'daki kadın milletvekili aday adaylarını bir araya getirerek "Kadınlar ve kız çocukları için ne yapacaksınız?" sorusunun cevabını aradı.

Toplantıya katılan İYİ Parti Samsun Milletvekili Aday Adayı Birsen Öztürk, böylesine önemli bir konuda kendilerine fırsat verdiği için Türk Kadınları Birliği Derneği (TKB) Samsun Şube Başkanı Ayşe Çubukçuoğlu ve yönetimine teşekkür ederek başladığı konuşmasında, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in "Bugün Türkiye’de ‘kadın’ sorunu yok! Bugün Türkiye’de bir insanlık sorunu var, bir zihniyet sorunu var, bir adalet sorunu var” sözlerini hatırlatarak, "Böyle bir kadın liderle aynı yolun yolcusuyuz. Kadınların siyasetteki varlığının ve yetkisinin artırılması için uğraşan Genel Başkanımızın neferiyiz" diye konuştu.

"ÇOCUKLARIMIZIN VEBALİ ALTINDA KALMAMAK İÇİN..."

Öztürk, Avrupa standartlarında bir yaşam kalitesinin oluşturulması gerektiğini vurgulayarak, "Güzel Ülkemizde kusurlu da olsa demokrasiyi yaşamış bir insan olarak yüzümüzün yeniden güldüğü, huzurun tesis edildiği, kanunların bireyler için eşit uygulandığı günlerin kadınlarımız, gençlerimiz ve çocuklarımız için yeniden gelmesi gerekiyor. Özgürce ve kardeşçe yaşayacağımız, yaptığı işlerin sonucunda hesap verebilen, kapsayıcı bir kalkınmanın mümkün olduğu, kurumların yeniden işlevsel hale geldiği, liyakat esasına dayalı bir düzen kurmalıyız. Vatandaşına saygılı, rant anlayışından uzak, imkanların halk yararına kullanıldığı, projelerin millet faydası için yapıldığı, akademik ve bilimsel değerlerle inşa edilmiş kadın hakları, çocuk hakları, hayvan hakları gibi konularda Avrupa standartlarında bir yaşam kalitesini oluşturmalıyız. Ülkesinden umudunu kesmiş gençlerimiz için, altı yaşında kendinden yirmi üç yaş büyük bir adama eş olarak gönderilen sapkın düşünceleri engellemek için, tenha köşelerde katledilen kadınların, şiddet gören, taciz edilen kız ve erkek çocuklarımızın vebali altında kalmamak için tek adam düzenini değiştirmeliyiz" ifadelerini kullandı.

"İLK İŞİMİZ İSTANBUL SÖZLEŞMESİNİ İMZALAMAK"

Türkiye'de geriye giden şartların siyaset eliyle oluştuğu gibi buradan çıkış yolunun da yine siyasetin eliyle olacağını kaydeden Öztürk, "2017 yılına kadar içine gömüldüğümüz karanlıktan aydınlığa kavuşmak için yüzümü güneşe döndüm ve bu siyasi harekete destek olmak üzere Atatürk' ün şehri Samsun’dan yola çıktım. Genel başkanımın cesurlar hareketi, kadın hareketi çağrısına ben de varım diyerek ses verdim ve partimize katıldım. 40 yıllık mesleki tecrübe bilgi ve becerimle yerelde yaptığım hizmetleri daha ileri boyuta taşımak, Samsun’un gür sesi olmak, sorunlarına samimiyetle çözüm üretmek, Ülkeme faydalı olmak, ekonomik ve sosyal açıdan bölgemin büyümesinde, çağdaşlaşmasında katma değer yaratmak istiyorum.

Kadınlarımız için projelerim partimizin kadın vizyonunu rehber alarak hazırladığım projeler olacaktır.  

Bugün birinci önceliğimiz olan konu İstanbul sözleşmeden çıkılması ve son günlerde kamuoyunda hararetle tartışılan 6284 sayılı ailenin korunmasına dair kanunun geri çekilmesi konusudur.  Bu kanunlar birileri lütfettiği için bizlere verilmedi. Tam aksine geçmişte yaşanılan acı tecrübelerin sonucu olarak kadınlar tarafından kazanıldı ve günümüze kadar geldi. Bu nedenle asla ve kat a Ne İstanbul Sözleşmesinden ne de 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’dan vazgeçmiyoruz. Millet ittifakı tarafından 15 Mayıs günü yapacağımız ilk iş İstanbul sözleşmesinin imzalanması olacaktır" dedi.

İŞTE KADIN VE KIZLARIMIZ İÇİN YAPILACAKLARIMIZ

Birsen Öztürk, hem İstanbul Sözleşmesi'nin, hem de 6284 sayılı kanun ikisinin de temel amacının kadınları ve kız çocuklarını şiddete karşı korumak olduğuna dikkat çekerek, 14 Mayıs'tan kadınlar ve kız çocukları için yapılacakları şöyle sıraladı:

"Şiddetin toplum içinde azaltılması için geleneksel ve sosyal medyada başta kadınlar olmak üzere her türlü şiddeti normal ve meşru kılan mesajları oluşturan ve yayanlara karşı idari ve cezai yaptırım uygulayacağız. Şiddet uygulayanlar iyi hal indiriminden faydalanamayacak. Kadınların ve çocukların şiddete uğradıklarında bilgi ve hukuki destek alabilecekleri şiddet kriz merkezleri kuracağız. Bu merkezlerde deneyimli eğitimli toplumsal cinsiyet eşitliğine duyarlı kadın uzmanlar çalışacak. Aile hekimliği hizmetleri bünyesinde psikolog ve sosyal hizmet uzmanları görev alacak. Bugün uygulamada şiddete uğrayan kadın sığınma evlerinde yaşamını sürdürüyor.  Şiddeti uygulayan konfor alanında yaşamaya devam ediyor.

Bu durumu tam tersine çevirecek ve şiddet uygulayan erkeğin terapi evlerinde tedavi olmasını sağlayacağız böylece mağdur olan değil mağdur edenin düzenini değiştireceğiz. Şiddetin yaşanmadan önlenmesi için önleyici kolluğu güçlendireceğiz. Şiddet, kadın cinayeti, uyuşturucu, çocuk tecavüzü gibi kamu vicdanını yaralayan konularla ilgili suçların önlenmesine dair kanun çıkaracağız. İşyerlerindeki şiddet, taciz ve mobingi engelleyecek başta kadınlar olmak üzere dezavantajlı kesimleri koruma altına alan yasal mevzuat hükümlerini uluslararası çalışma örgütünün 190 sayılı maddesine göre yeniden düzenleyeceğiz.

Kadına yönelik şiddet konusunda şeffaf ve güncel bir veri tabanı oluşturacağız. 18 yaş altı evliliğe kesinlikle izin vermeyeceğiz. Kadınları eğitim ve çalışma hayatında destekleyeceğiz. Bu gün 100 işverenden 9 u kadın, Kadın girişimciler kamu ihalelerinin sadece yüzde 1'ini alabiliyor. Kadın ucuz iş gücü olarak görülüyor. Kendisiyle aynı işi yapan bir erkeğe göre yüzde 20 daha az maaş alıyor. Kadın yöneticisi olduğu erkekten bile daha az maaş alıyor.

525 BİN KADINA İSTİHDAM SAĞLAYACAĞIZ

Cinsiyete dayalı ücret eşitsizliği anayasal ve yasal düzeyde ele alacağız. Kadınların üst düzey görevlerde daha fazla temsil edilmesini sağlayacak cm tavan sendromunu ortadan kaldıracağız. Doğum iznine ayrılan ve kanuni sürede işe dönemeyerek işinden ayıran kadını istihdam eden kurum ve kuruluşlara teşvik vereceğiz. Doğum sonrası yarı zamanlı ya da uzaktan katılım sağlayacak şekilde güvenceli esnek çalışma modellerini devreye koyacağız.

Kadınlarımızın çok önemli bir kısmını oluşturan kesim olan evini çekip çeviren, çocuğunu sevgiyle büyüten, ev ekonomisinin temel direği olan kıymetli ev kadınlarımız için bakım ekonomisini geliştireceğiz. Her mahalleye bir kreş bir bakım merkezi açacak, ev kadını istediği takdirde iş gücüne katılabilecek. Bu şekilde 525.000 kadına istihdam sağlayacağız. Örneğin; Samsun Sanayi ve ticaret odası ve Milli eğitim müdürlüğü diyecek ki ‘İlimizde okul öncesi eğitimin geliştirilmesi ve okullaşma oranının artırılmasına ihtiyaç var’. Böyle bir durumda belirlenen iş gücü ihtiyacı durumuna göre iş garantili meslek kursları açılacak.

Bu eğitime katılan ev kadınları rahatlıkla iş sahibi olabilecek. Kırsal da yaşayan kadınlarımız için yöresel ihtiyaçlara göre beceri kursları açıp yöresel ürünlerin pazarlanması için mekân sağlayacak kadınları üretime yönlendireceğiz. Hem geçimlik tarım hem de verimlilik ve yenilikçiliğe dayalı tarımda teşvik sağlayacağız."

"HEP BİRLİKTE KAZANACAĞIZ"

İYİ Parti Samsun Milletvekili Aday Adayı Birsen Öztürk konuşmasını şöyle tamamladı:

"Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin derinleştiğini hissettiğimiz yerlerden bir tanesi de kadınların aktif siyasette ki yeridir.  Genel başkanımız Sn. Meral Akşener çıkıp iyi partiyi kurana kadar siyasetle uzaktan yakından bir alakam olmamıştı. 2017 yılında onun cesurlar hareketi, kadın hareketi çağrısına cevaben İyi parti de siyaset yapmaya başladım.

Bugün görüyorum ki Türkiye de bu ateş yandı ve çok da güzel büyüyor.  İyi parti kuruluna kadar 'kadın siyaset üstüdür', 'bizim kıymetlimizdir' dense de kadınlar için hiç te bir şey yapılmadığını görüyoruz. Kadının seçilmesi için karar vericiler yine bize 'kıymetlimiz' diyerek yol alan ama seçilme noktalarına geleneksel bakış açısını taşıyanlardır. Tam da bu sebeple diyoruz ki kadın siyaset üstü değil siyasetin tamda ortasındadır.

Siyaset eliyle kenara itilen özgürlüğü hak ve hukuku kısıtlanan, eve kapatılmaya çalışılan, toplum hayatından iş hayatından el çektirmeye çalışılan kadınlarımızı erkek egemen bir gölgeye sığınmaya zorlayan bu siyasi bakış açısını yine siyaset eliyle değiştirebilmek için kendini sahipsiz, kimsesiz hisseden tüm kadınları siyaset eliyle kaybettirilen kazanımlarımızı, demokratik bir sistemde yeniden kazanmak için bir olmaya davet ediyorum.

İşte tüm bu sebeplerden dolayı, kadınların siyasetteki varlığının ve yetkisinin artırılması için uğraşan Genel Başkanımızın neferiyiz. Tüm bu sebeplerden dolayı; 'Bugün Türkiye’de kadın sorunu yok! Bugün Türkiye’de bir insanlık sorunu var, bir zihniyet sorunu var, bir adalet sorunu var' diyen bir liderle aynı yolun yolcusuyuz. Biz bu yola baş koyduk Başaracağız, kazanacağız. Başörtülü, başı açık, evli, bekâr tüm kadınlarımızla birlikte Kazanacağız, az kaldı."

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
ÇETİN 2023-04-05 10:47:47

ayaklar yerde değil....uçmaya devam.....