banner388

Rahmetli anam hep dua ederdi: "Oğlum oku da adam ol". Babam da aynı şeyleri söylerdi. Küçükken büyüklerimizden hep bu güzel tavsiyeyi dinledim:"Aman okuyun adam olun." Kültürümüzün bu seçkin sözünü hiç unutamıyorum. Ömrüm boyunca kulaklarımda bir küpe gibi kaldı.                                                                                                                                             

Bizde şimdi çocuklarımıza aynı tekerlemeyi söylüyoruz:"Okuyun da adam olun." O gün bu gündür okuyanların çoğu memur oldular. Devlete hizmet ettiler. Büyüklerin vasiyetlerini yerine getirdiler. Kimi kısa yoldan kimi üniversite bitirerek iş kurdular. Devlete ve topluma faydalı oldu. Çoğu okudu. İş sahibi oldu. Kimisi zengin oldu kimisi fakir kaldı. Kimisi yaşadı, kimisi öldü. Elli, altmış, yetmişli yıllar hiç yaşanmamış gibi sanki bir çırpıda geldi geçti. Yalan oldu. Okuduk memur olduk, ama adam olabildik mi?                                                                       

Hep düşünmüşümdür: büyüklerin tavsiyesi okumaktan maksat iş güç sahibi olup ekmek parası kazanmak mı yoksa adam olmak mı?                                                                                                           

O rahmetliler hepsini düşünmüşler, çalışmamızı, okumamızı, para kazanmamızı, faydalı işler yapmamızı ve tabi ki adam olmamızı da istemişlerdi.                                                                              

Atalar evlatlarının daima iyiliğini ister. Yaramazı, tembeli, beceriksizi kim sever?                                                                                                 

Her aile çocuğuyla mutlu olmak ister.                                                                                                                     

Bu da gayet tabidir. Okuyanlar, okumayanlar, acaba adamlık konusunda aynı şeyleri düşünürler mi? Okuyanlar da adam olur fakat eskiler ölçü olarak okumayı ölçü kabul etmişlerdir. Kulaklarımızda unutamadığımız çınlayan sözde budur. Çok güzel ama her okuyan adam olmamıştır. Bugün okumuşların kendilerine öğütlenen dışında zararlı işlerle uğraştıkları devlete ve millete karşı olumsuz düşünenlerin olduğu aşikar. Demek ki sadece okumak yetmiyor. Kitaplar arkadaş olarak insana yetmiyor. İnsanoğlu okurken ve kitap seçerken seçici davranabilseydik. Yıllar sonrasını gösterecek tecrübeli dostları, kitapları, arkadaşlıkları doğru seçebilseydik. Okuduk, okuduk, ,iş güç sahibi olduk, tamam ömür geçti. Keşke biz de yazabilseydik okuduklarımızı, bildiklerimizi, tecrübelerimizi, Okumak kadar yazmak ve kalıcı eserler bırakmak da sorumluluktur.

Söz uçar yazı kalırmış. Hiç olmazsa anlattıklarımızı yazabilseydik. Lafazanlık ve lüzumsuz şeyler konuşmaktan büyük yazarlar gibi güzel güzel yazabilseydik. Vicdani sorumluluk taşıyanlar, insan olarak övünenler yazmalı, yazmalı, yazmalı... Akıllılar, düşünenler, hissedenler, yazmalı ki diğerleri ve gelecek nesiller de okusunlar. Büyüklerimizin dediği gibi onlar da okusun ve adam olsunlar cahil kalmasınlar. Cahil kalanlar bin bir pişmanlık içerisinde kahroluyorlar.                                                                                                                        

Cehaleti de okumak ve faydalı adam olmakla yenebiliriz.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.