banner388
banner390
banner410

“Ne olacak bu memleketin hali” diye söze başlasam, akaryakıt fiyatlarından dem vuracağız.

“Tükeniyoruz dostlar” diye sızlansam,  doların yükselmesine bağlayacağız.

“İnşa edemiyoruz” diye yansam, “inşaat sektörü durdu, ne yapsın adamlar” diye çıkışacağız.

“Bize miras ne kaldı, biz ne bırakacağız” diye sorsam,  “kimin için çalışıyoruz,  bize büyüklerden bir şey kalmadı ama biz bir ev bıraksak ne güzel olur diye” kendimizi avutacağız.


-Ne olacak bu memleketin hali?

 Samsun Bafra’da 72 yaşında bir amcamız yolun kenarındayken bir araba tarafından ıslatılır. Amcamız kızar, arabanın arkasından bağırır, hoş olmayan şeyler söylemiş de olabilir, 72 yaşındadır, önemli değildir. Araba geri gelir. İçinden bir genç iner. Özür diler. Amcanın elini öper, amca, “tamam yavrum, affettim” der. Araba yoluna devam eder.

Olması gereken, beklenen bu değil mi? Ama böyle olmaz. Arabadan inen genç, yaşlı amcayı fena bir şekilde tekme tokat döver.

Yine Samsun’da bir hastanenin önünde yolda konvoy başlar. Yol kapatılır. Dakikalarca arabalar bekler. Düğün, sünnet ya da asker uğurlama, sebebi her ne ise yol bir türlü açılmaz. Trafikteki ambulans yolunu değiştirmek zorunda kalır.

-Tükeniyoruz dostlar!

Merhametsiz çocuklar yetişiyor, farkında mıyız? Gençler toplu taşıma araçlarında artık yaşlılara yer vermemek için ya telefonlarına gömülüyor ya da uyuma taklidi yapıyor. Çocukluğunu yaşayamayanlardan sonra şimdi de ergenliğini yaşayamayanlar çıktı ortaya, adeta. Olgunlaşamıyoruz.
Mutlu olamıyoruz. Yetinmeyi bilmiyoruz. Sakinliğimizi kaybettik. Ufak tartışmalardan büyük kavgalar çıkıyor. Asabi bir toplum olduk çıktık.  Alttan alamıyoruz. Barut gibi ortalıkta geziyoruz. Nerede patlayacağımızı bilmiyoruz.

-İnşa edemiyoruz…
 

Değer üretemiyoruz. Hayata anlam katamıyoruz. Çocuklarımıza iyi alışkanlıklar kazandıramıyoruz. Gönüllere dokunamıyoruz. Akrabalık ve arkadaşlık bağlarını sağlamlaştıramıyoruz. Mazlumun yanında olan, zalime karşı duran, merhametli davranan, garibana sahip çıkan, boş işlerle zaman harcamayan bir nesil yetiştirecektik, başaramıyoruz.

-Bize ne miras kaldı, biz ne bırakacağız?

Keşke gece gündüz çalışıp daireler bırakacağımıza, çalışkanlığımızı miras olarak bıraksaydık yavrularımıza.

Keşke özel okullarda okutacak kadar paralar biriktireceğimize, okuma isteğini soksaydık kafalarına.

Keşke akıllı telefonlar, bilgisayarlar bırakacağımıza, güvenle oynayacakları sokaklar bıraksaydık onlara.

Sahi ne bıraktık yarınlara?

Hala eskilerin yaptığı yapıtlara bakıp “vay ve” diyoruz. Hala eskilerin türkülerinde yüreğimizin titrediğini hissediyoruz.  Eskilerin romanlarını okuyoruz. Eskilerin filmlerinde kendimizi buluyoruz.

Bari saklambaçlarına, körebelerine, mahalle maçlarına, mahalle arkadaşlığına, dostluk ve kardeşlik hukukuna dokunmasaydık, değil mi ya? 

Kabul edelim ya da etmeyelim, çok haksızlık yaptık biz bu çocuklara.

-Yapma hocam, hiç mi iyi şeyler bırakmadık biz onlara? Biz sıkıntılar çektik, onlar rahat yetiştiler, hazıra eriştiler, her istediklerini kolaylıkla elde ettiler. Şimdi de bizden daha iyi, daha başarılı nesiller yetiştirecekler.

Acaba?

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
vatan 2018-08-10 15:21:56

Yorumyok