banner388

Her şeyin fiyatı artarken bunun düşüyor

Denizli’de Honazlı kiraz üreticilerinin ardından Buldanlı çilek üreticileri de düşen fiyatlara tepki gösterdi. Sezon başında tarlasından toptan 30 TL’den satılan çilek fiyatı 20 TL ye düştü. Üreticiler çilek toplamaktan vazgeçti. Üretici "Çileği toplamasak dalında çürüyüp gidiyor, toplayıp satamasak kasada çürüyüp gidiyor. Tüccar da bunu çok iyi bildiği için her şeyi bahane edip çilek fiyatını düşürüyor. Her şeyin fiyatı artarken bizim alın terimizle ürettiğimiz çileğin fiyatı düşüyor" dedi.

Her şeyin fiyatı artarken bunun düşüyor

Denizli’de Honazlı kiraz üreticilerinin ardından Buldanlı çilek üreticileri de düşen fiyatlara tepki gösterdi. Sezon başında tarlasından toptan 30 TL’den satılan çilek fiyatı 20 TL ye düştü. Üreticiler çilek toplamaktan vazgeçti. Üretici "Çileği toplamasak dalında çürüyüp gidiyor, toplayıp satamasak kasada çürüyüp gidiyor. Tüccar da bunu çok iyi bildiği için her şeyi bahane edip çilek fiyatını düşürüyor. Her şeyin fiyatı artarken bizim alın terimizle ürettiğimiz çileğin fiyatı düşüyor" dedi.

31 Mayıs 2024 Cuma 21:58
Her şeyin fiyatı artarken bunun düşüyor

Denizli’de geçtiğimiz hafta meşhur Honaz kirazı alım fiyatının 200 TL’ den 80 TL’ye düşmesinin ardından kiraz üreticileri tepki göstermişti. Kendine has aroması ve rengiyle bilinen ‘Buldan’ bölgesine ait organik çilek üreticileri de sezon başında kilogramını 30 TL’den tarlasından sattıkları çileğin fiyatının 20 TL’ye düşürülmesine tepki gösterdi. Buldan İlçesine bağlı Yeniçam Mahallesi’nde yıllardır organik çilek üretimi yapan Hüseyin Yangöz, girdi maliyetlerinin yükselmesine rağmen çilek fiyatının düşmesinin, üreticiye ölüme itmek olduğunu savundu.

SEZON BAŞI 30 TL’DEN SATILDI

Buldan da çilek hasadının mayıs ayının ilk haftalarında başladığını, o dönem pazarlarda kilogramı 80-100 TL’den satılan çileği tarlada tüccara kilogramı 30 TL’den verdiklerini hatırlatan çilek üreticisi Hüseyin Yangöz, “Bölgemizde çilek hasadına mayıs ayının ilk haftasında başladık. Çilek fiyatına o zaman 30 lira dediler. O dönemde pazarlarda 80-100 liradan satılan çileği bizden 30 liradan almaya başladılar. Mayıs ayının sonuna gelirken şu anda çileğin toptan fiyatı 20-25 lira. Komisyoncu geliyor elindeki çilekte erginlik olgunluk varsa istediği fiyatı söylüyor. Belirli bir fiyat uygulaması yok. Üretici de ürettiği malı satmak zorunda olduğu için tek kelime konuşmadan malını vermek zorunda kalıyor. Çileği ameleler topluyor, amele fiyatı sürekli artıyor. Dün 25 kasa çileği 5 kişi ile topladım. Bin bir emekle toplayıp sattığım çileğin parası anca amele parasına yetiyor. Üreticiye bir şey kalmıyor. Yani komisyoncu tamamını götürüyor” dedi.

"ÇİLEK MEYVESİ ÇOK NARİN"

Çilek tarlasını sezona hazırlamak için altı ay boyunca gece gündüz çalıştıklarını, yabancı otları yolup, ilaçlama yaptıklarına dikkat çeken Hüseyin Yangöz, “Çilek üretmek, üretilen çileği toplamak çok zor bir iş, çilek meyvesi çok narin. Çilek ermeye başladığında toplanıp, hızla tüketiciye ulaştırılması gerekiyor. Çileği toplamasak dalında çürüyüp gidiyor, toplayıp satamasak kasada çürüyüp gidiyor. Tüccarda bunu çok iyi bildiği için her şeyi bahane edip çilek fiyatını düşürüyor. Her şeyin fiyatı artarken bizim alın terimizle ürettiğimiz çileğin fiyatı düşüyor. Komisyoncu fiyat düşürdüğü için elimize az para geçiyor. Az parayı da ameleye dağıtıyoruz. Üreticiye bir şey kalmıyor” dedi.

“AMELEDEN DAHA ÇOK ÇALIŞIYORUM” 

Kendi tarlasında ameleden daha çok çalıştığını anlatan Yangöz, tarladaki çileğin mutlaka toplanması gerektiğine dikkat çekti. Yangöz, “Tarlamda çilek çok belki 2 ton çilek çıkabilir. Ama ben artık ameleye çilek toplatmayacağım. Aşırı yüksek girdi maliyetleri nedeniyle bu sene çilek sezonunu kendi adıma kapatıyorum. Bu yıl hava şartları güzel gitti. Bu yıl çilek üretim yılıydı. Ama geçen yıl çilekten çok büyük zararlar ettik. Üretici ile tüketici arasındaki aracılardan sıkıntı yaşıyoruz. Devletimiz bu aracıları ortadan kaldırmalı. Üretici ile tüketici buluşturulmalı. Esas kazancı aracılar yapıyor” ifadelerini kullandı.

İŞÇİ SIKINTISI ÇOK BÜYÜK

Gençlerin artık tarlalarda çalışmadığını, tarlaya çalışmaya gelen amelenin yaş ortalamasının yüksek olduğunu ve hepsinin emekli olduğunu anlatan Yangöz, şöyle konuştu:

“Çilek üretimin de maliyetimiz çok yüksek, işçi fiyatları çok yüksek. Tarlama çalışmaya gelen amelinin hepsi emekli, yaşlı. İşçi sıkıntısı çok büyük. Ekonomik kriz emekliyi şu anda perişan duruma soktu. Üretici üretemez duruma geldi. Tarlamda 15 dönüm çileğim vardı, 7 dönümünü bozdum neden bozdum işçi sıkıntısı, gübre sıkıntısı bunların hepsi beni etkilediği için. Geçen yıl 5 dönüm çilek tarlamdan hiç çilek almadan tarlada bıraktım. Sırf gübre alamadım ilaç atamadım komisyoncularda fiyatı 10 liraya 8 liraya düşürdü tarlada terk ettim çileğimi”

“VERİM DÜŞÜK KALDI”

Bu yıl hava şartlarının çilek üretimi acısından iyi gitmesine rağmen pahalı gübre fiyatları nedeniyle çileklere gübre veremediklerini, bu yüzden de verimin düşük kaldığının altını çizen Yangöz, “Çileklerimizde bu yıl yeterince gübre kullanamadık. Neden kullanamadık geçen yıl 500 liraya aldığımız gübre bu yıl 2000 lira olmuş. Nasıl kullanırsın. Olduğu kadar dedik, olana bereket dedik karnımızı doyurmayı düşündük. Niye öyle dedik, çünkü yapamıyoruz üretemiyoruz işçi bulamıyoruz maliyetler yüksek olduğu için isteyerek yapmıyoruz. Şu anda üzerinde çilek var ama toplamaktan vazgeçiyorum sırf sıkıntılar var diye. Büyük şehirlerde duyuyorum bizim verdiğimiz fiyatın 3 katına çilek satılıyor. Kimler kazanıyor komisyoncular kazanıyor. Zenginler kazanıyor devletin üreticiyle bu ekonomik krizi çözmesi için ne yapması gerekirdi aracıları ortadan kaldırıp belirli maliyetlerle üreticiden aldığını tüketiciye buluşturması gerekir. Ama maalesef biz komisyoncuların, aracıların elindeyiz. Üretici günden güne zayıflıyor. Yoksulluğa sefalete itilmiş durumda” ifadelerini kullandı. 

Anahtar Kelimeler:
çilek
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.