Cumhuriyetimizi milletçe kutluyoruz.

29 Ekim 1923, ülkemizde Cumhuriyet yönetiminin ilan edildiği gündür.

Her birey Cumhuriyeti benimsemek, bağlı kalmak ve korumak zorundadır. Bu tarihi bir görevdir.

Cumhuriyet fazilettir, Cumhuriyet aydınlıktır, medeniyettir, kültürdür.

Cumhuriyet idaresi faziletli ve namuskâr insanlar yetiştirir.

Bugün Orta Doğu’yu bataklığa sürükleyen mezhep kavgaları, etnik ayrışmaların karşısına canlı bir güç olarak dikilen; Cumhuriyet idealleri ve kazanımlarıdır.

Cumhuriyetin ilkelerinin, devrimlerinin aydınlığında yaşamak milletimize de nasip olduysa, bunları sağlayanlara, koruyan askeri ve tüm sivil kuruluşlara milletçe minnettarız.

Atatürk’e göre bağımsızlık mukaddestir.

Atatürk, gençliğin korumasına herhangi bir Cumhuriyeti değil, bağımsız Cumhuriyeti vermiştir.

Ey Türk gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklalini ve Türk Cumhuriyetini ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.

Atatürk, Gençliğe Sesleniş’inde dört defa Cumhuriyet’ten söz etmiş ve her seferinde bağımsızlık kavramını eklemiştir.

Cumhuriyet değiştirilemez, değiştirilmesi teklif dahi edilemez.

Cumhuriyet rejiminin demokrasi ile doğrudan ve yakından ilgisi vardır.

Bu ilgi sebebiyle Cumhuriyet, demokrasinin en gelişmiş şeklidir.

Atatürk de bunu “Cumhuriyet rejimi demek, demokrasi sistemi ile devlet şekli demektir.” sözleriyle ifade etmiştir.

Milli hâkimiyet; milletin kendi kendini idare etmesi, kendine hükmedecek heyeti veya meclisi seçmesidir.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti, milletlerarası arenada yerini Lozan Barış Antlaşması ile almış ve kazandığı Milli Mücadele zaferi bu antlaşma ile teyit edilmiştir.

Milli birlik ve beraberlik, milletçe bir arada yaşamayı ve bütünlüğü ifade eder.

Milli birlik ve beraberlik; Türk Devleti’ni oluşturan kişilerin karşılıklı sevgi ve saygı ile birbirlerine bağlanmasını, ortak amaçlara yönelik olarak varlığını devam ettirmesini belirtir.

Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli kültürdür.

Cumhuriyet kolay kazanılmadı. Çok kan ve çok can kaybedildi.

Cumhuriyetin bekçileri; Atatürk’e inanan ve sadık olan Türk Ulusu ile Türk Ordusu’dur.

Yüce Türk Milleti ve Yüce Türk Ordusu, Cumhuriyetin ilelebet koruyucusu ve kollayıcısı olacaktır.

Dünya var oldukça Cumhuriyeti kutlamaya devam edeceğiz.

İç ve dış düşmanlar bunu böyle bilsinler.

Devletimizin payidar, milletimizin bahtiyar olması için hizmet vermiş tüm şehit, gazi ve vatanperverleri saygıyla anmak vatan borcudur.

Tüm şehit ve gazilerimizi rahmetle anar, hayatta olan gazilerimize sağlıklı günler dilerim.

Bugünkü ve yarınki nesillere düşen görev;

Atatürk’ü doğru anlayarak, doğru anlatmak ve onun “En büyük eserim” dediği Türkiye Cumhuriyeti’ne sahip çıkmaktır.

Mustafa Kemal’in gençliğe emanet ettiği Nutuk’u oku ve düşün…