Prof. Dr. Terzi, beyin damar hastalıklarında dengesiz beslenmenin risk faktörleri arasında önemli bir yere sahip olduğuna dikkat çekerek, hastalığın önlenebilir olduğunun altını çizdi. “Yaş ve genetik yatkınlık gibi değiştiremeyeceğimiz faktörler mevcut. Ancak beslenme, sigara, alkol ve egzersiz gibi kontrol edebileceğimiz risk faktörleri var. Özellikle tuzlu ve yağlı gıdalardan uzak durmak, sebze ve meyve ağırlıklı Akdeniz tipi beslenmeyi tercih etmek gerekiyor. Düzenli fiziksel aktivite de kritik. Haftada en az iki-üç gün yürüyüş yapmak inme riskini ciddi şekilde azaltabiliyor” diye konuştu.

Hamsi için geri sayım başladı: Balıkçılar yolunu gözlüyor
Hamsi için geri sayım başladı: Balıkçılar yolunu gözlüyor
İçeriği Görüntüle

P R O F. D R. T E R Z I T U R K I Y E’ D E I N M E V E F E L C 901684 267905 1200X800

Her 6 Kişiden Biri İnme Riski Taşıyor

Türkiye’de ve dünyada inmenin önemli bir sağlık sorunu olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Terzi, hastalığın iki temel grupta incelendiğini belirtti: beyin damar tıkanıklıkları ve beyin kanamaları.
“En sık görülen tablo, beyin damar tıkanıklıklarıdır. Halk arasında bu durum inme ya da felç olarak bilinir. Kontrol altına alınabilen başlıca risk faktörleri arasında yüksek tansiyon, diyabet ve yüksek kolesterol bulunuyor. Bu hastalıkların tedavisi, inmenin önlenmesinde büyük rol oynuyor. Araştırmalar, özellikle belli yaş gruplarında her 6 kişiden birinin yaşamı boyunca inme geçirme riski taşıdığını gösteriyor. Bu nedenle risk faktörlerini kontrol altında tutmak çok önemli” dedi.

İlk 6-8 Saat Hayati Önem Taşıyor

İnme geçiren bir hastanın zaman kaybetmeden hastaneye ulaştırılması gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Terzi, “İlk 6-8 saat kritik. Türkiye’de 112 Acil hattı ve acil servisler sayesinde hastalar hızla uygun merkezlere yönlendirilebiliyor. Erken dönemde damardan verilen ilaçlar ya da anjiyo ile tıkalı damarın açılması, hastanın yaşam kalitesini büyük ölçüde belirliyor” ifadelerini kullandı.

Tedavi sürecinde kan sulandırıcılar, kolesterol ve tansiyon ilaçlarının da kullanıldığını söyleyen Terzi, ayrıca felce yol açan nedenlerin araştırıldığını belirtti. “Beyin tomografisi, şah damarı görüntülemesi ve kalp kontrolleri yapılıyor. Eğer kalpte ritim bozukluğu veya başka bir problem varsa, bunun da tedavisi gerekli. Beyin damarlarında ciddi tıkanıklık olduğunda stent takılması ya da cerrahi müdahale gerekebiliyor” dedi.

Rehabilitasyon Süreci Hayati Öneme Sahip

İnme sonrası süreçte rehabilitasyonun kritik olduğuna değinen Prof. Dr. Terzi, hastalarda güçsüzlük, konuşma bozukluğu ve denge problemleri gibi durumların görülebildiğini kaydetti.
“Fizik tedavi, rehabilitasyon ve dil-konuşma terapileriyle hastaların hem fiziksel hem de bilişsel fonksiyonlarını iyileştirmek hedefleniyor. Bu süreç, hastaların yeniden günlük yaşamlarına dönebilmeleri açısından büyük önem taşıyor” dedi.

Prof. Dr. Murat Terzi, inme riskini azaltmak için sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz ve sigara ile alkolden uzak durmanın önemini vurguladı.