Çivisi çıktı!
Mehmet YAZICI
Bilmem okudunuz mu?
Samsunhaber.com ekibi bir istatistik hazırladı…
Samsun, gelişmişlik bakımından Türkiye’nin 14. Kentiyken,
Yıllar içinde 36. sıraya kadar gerilemiş!
Bekleyelim bakalım daha ne kadar küçüleceğiz!
***
Neden bu kent sürekli kan kaybediyor?
Bu küçülmenin nedeni araştırıldı mı?
Bilen var mı? Elbette ki yok!
Zaten bu durum bizden başka pek kimsenin umurunda da değil!
***
Gelin biraz fantezi yapalım?
Size bir soru soralım?
Mustafa Kemal, Samsun’a değil de Trabzon’a çıksaydı…
Kurtuluş savaşını Trabzon’dan başlatsaydı ne olurdu?
Hadi bakalım?
Kullanın hayal gücünüzü!
Belki de bugün Türkiye’nin başkentinin yeri tartışılıyordu!
Öyle değil mi?
***
Şakası bir yana,
Aslına bakarsanız kentler arası rekabet iyidir…
Böyle olunca birbirimizi tetikleriz!
Ama Samsun’da maalesef bu böyle olmuyor!
Bu kentin insanlarında böyle bir hırs yok!
Neden, biliyor musunuz?
Çünkü Samsun’da herkes var…
Ama bu kentte bir tek Samsunlular yok!
Kentlilik bilinci henüz oluşmamış!
Oysa diğer illerde böyle değil!
***
Yıllardır Artvin ve Rize yolcuları Trabzon havaalanını kullanıyordu…
AK Parti Hükümeti Rize-Artvin Havaalanını yaptı!
Trabzonlu durur mu?
“Madem Rize’ye havaalanı yapıldı, bizdeki havaalanı zaten yeterli gelmiyordu. O halde kapasitesini iki katına çıkaracaksınız” dediler…
Şimdi eski havaalanına ek, yeni bir havaalanı daha yapılıyor!
Helal olsun!
İşte kentlilik bilinci budur!
Aksi takdirde o kent küçülür!
***
Samsunspor’un 1989 yılında başına gelen şu elim kazanın
(Allah korusun) Trabzonspor’un da ya da Rizespor’un başına geldiğini bir düşünün!
Sonuç böyle mi olurdu?
“Kazanın meydana geldiği yere,
Havza’nın çıkışına bir anıt dikilsin,
Hem trafik kazalarına da dikkat çekilsin” diye diye dilimizde tüy bitti bizim…
Ne oldu?
Dikebildik mi?
Onun yerine,
Yıkılan 19 Mayıs Stadyumunun içine,
Işıkları bordo mavi de olsa bir anıt diktiler en azından!
Allah razı olsun Mustafa Demir’den…
Ya o da olmasaydı!
***
Geçende yazdım…
‘Samsun’un çocukları’nın başına gelenleri anlattım…
Samsun Büyükşehir Belediyesi Kaynak Geliştirme ve İştirakler Daire Başkanı,
Abdullah Gökbilgin’i görevden alamayınca Meclis kararıyla koskoca daireyi kapattılar…
“Şaka gibi” demiştim!
***
Yazı-Tura onbaşısı misali,
Özel Kalemden işe girip hızla Genel Sekreter yardımcılığına kadar yükselen
Şenol Yıldız’ın başının altından çıkıyordu bunlar!
“Kifayetsiz muhteris” sözü de bu zatın üzerine “cuk” diye oturuyor!
***
“Kifayetsiz Muhteris” aslında kişinin alanında uzman olmayıp, hiçbir şey bilmediği halde sürekli gözünün yukarılarda olması anlamına geliyor!
Yeteneği olmadığı halde yükseklere tırmanmak için çırpınıp duran kişi...
Bir de Dunning-Gruger etkisi var ki!
Uzun hikaye…
Bir ara yazarım belki!
***
Kısacası,
Niteliksiz insanlar, ne ölçüde niteliksiz olduklarını fark edemez.
Niteliksiz insanlar, niteliklerini abartma eğilimindedir.
Niteliksiz insanlar, gerçekten nitelikli insanların niteliklerini görüp anlamaktan acizdir.
Ancak, nitelikleri belli bir eğitimle artırılırsa eğer,
Aynı niteliksiz insanlar, niteliksizliklerinin farkına varmaya başlar.
Saldırganlık da ondan sonra ortaya çıkıyor zaten!
Yani, bizimkinde eğitim konusunda bayağı bir gelişme var!
***
Her neyse…
Sözün özü Abdullah Gökbilgin’i görevden alamadılar diye koskoca bir daire kapatıldı!
Aradan birkaç gün geçmeden bir de baktık ki,
Bir daire başkanını daha görevden almışlar!
Yine bir Samsunlu, Çarşamba’nın çocuğu!
Bu kadar tesadüf olur mu?
***
Üstelik bu dairenin de görevi, kapatılan Kaynak ve İştirakler Daire Başkanlığı kadar önemli…
Etüd Proje Daire Başkanlığı…
Belediyeye havadan kaynak aktarıyorlar!
Gören de “Bunlar plana, projeye, kalkınmaya, gelişmeye filan karşı” der…
Belki de öyledir, kim bilir?
Yoksa durup dururken kim altın yumurtlayan tavuğunu keser?
***
Cüneyt Yalçınkaya…
Etüd Proje Daire Başkanı…
Kendisini tanımam bilmem…
Birkaç gün önce o da görevinden alındı…
Yerine atanacak isim önemli tabi!
Şimdilik vekaleten biri bakıyor!
Samsun’un bir evladını daha yediler…
Durun bakalım bu “kifayetsiz muhterisler” yerine hangi Karadenizli hemşerimizi getirecekler!
***