Rize maçı öncesi; "1 puan iyi puan, 3 puan sürpriz puan" söylemini yaparken, maç sonu 1 puan iyi puanın faydasını sanırım ileriki haftalarda göreceğiz. Bu hafta, Denizli’nin kendi evinde iki puan kaybetmesi, Eskişehir ve A. Demir sporun üç puan yerine birer puan almaları, alt sıradakilerin, bu hafta bizim için çalışması gibi oldu. Eğer, Elazığ ve Antep’ten üçer puan alırsak, bu haftaki aldığımız bir puan çok işimize yarayacak gibi gözüküyor.
90 dakika boyunca, orta alandan hücum bölgesine yan top yapamayan - aralara pas atamayan - bindirme yapamayan ve fiziksel açıdan yorgun bir takım seyrettik. Bu olumsuzlukları daha önceki haftalarda da izlemiştik. Yani diyeceğim şu ki; Besim hocanın elinde sihirli bir değnek yok. Bu kısa sürede takıma verebileceği tek şey gazdı ve bunu da ilk maçında başardı sanırım. Besim hocanın farklılığını Elazığ maçı ve sonrasında görmek gerek sanırım.
Engin hocanın, yenilmeyelim mantalitesinden uzak, yenelim mantalitesini gördük bu hafta Besim hocada. Bunun en büyük kanıtı da Muhammet – Göksu ikilisinin yanına Ayitye’yi oyuna alarak bir ara üç forvetle oynamasıydı.. Besim hoca bu Ayite yi sanırım bir daha sahaya sürmez. Ta ki bu topçunun kendisini toplamasına kadar. İlk maçında şanssızdı Besim hoca, Ahmet CEBE’nin sakatlanarak oyundan çıkması, savunmanın sağ kanadını çok aksattı. Buraya mecburiyetten A.Burak’ı monte etti Besim hocam ama, bu topçu çok aksadı burada. Enes olmadan ofansa top taşıyamadığımızı her halde Besim hocam görmüştür diye düşünüyorum. Muhammet ile bir çok pozisyonlar kaçtı ama, bu tip topçuları oynata oynata kazanılacağının hesabını yapacaktır yeni teknik ekip.