Haftanın son maçlarında alınan sonuçlar biraz istediğimiz gibi olmasa da, Samsunspor için çok güzel bir hafta olduğunu söyleyebiliriz.
Rakiplerin çoğunun puan kaybettiği hafta da Samsunspor zorlu Altınordu mücadelesinden alnının akıyla çıkarak üç puanı hanesine yazdıran taraf oldu.
Müsabaka boyunca oyun kontrolünü elinde tutan, koşan, savaşan ve ısıran bir Samsunspor vardı sahada. Hal böyle olunca galibiyet pek de sürpriz sayılmadı aslında.
Geçen haftada yazdığım gibi, Osman Hoca bir sistem üzerinde yoğunlaştırdı takımı ve takım yavaş yavaş bu sisteme uyum göstermeye başlıyor. Murat’ın, Kone’nin, Hasan’ın hırsı bu sistemin devam etmesi açısından çok önemli. Ayrıca iki stoperimiz Abdülkerim ve Ercan’ın birbirleriyle olan uyumu da Samsunspor’u gol yemesi zor bir takım haline dönüştürüyor.
Samsunspor’un son dört haftada üç galibiyet bir beraberlik alması, aldığı galibiyetlerin ikisini deplasmanda alması ve bu dört maçta gol dahi yememesi müthiş bir başarıdır. Deplasmanda maç kazanamayan Samsunspor artık deplasmanlarda maç kazanmaya başlamışken bu rüzgarı iç sahaya da taşıdığı vakitte çok güzel işler olacağından şüphem yok. Büyük Samsunspor taraftarının desteği ile de Samsunspor artık evinde kimseye maç vermeyecektir. Tek sıkıntımız, kapanan takımları açmakta zorlanıyoruz. Bunun üzerine biraz düşüp çözüm ürettiğimiz takdir de bizleri çok güzel günlerin beklediğini söyleyebiliriz…
Tüm bu güzelliklere rağmen, aldığımız oyunculardan Lumu ve Kevin’ın bu kadar formsuz oluşu ve Hoca’nın Kevin’ı gözden çıkarmış olması düşündürücü bir durum. Bunlara bir de Adiloviç’i eklediğimizde ortaya çok daha vahim bir tablo çıkıyor. Lumu, Kevin, Adiloviç, Zola… Dört yabancı sıfır fayda… Bu durum içler acısı…
Ama her şeye rağmen ben güzel günlerin çok yakında olduğuna inanıyorum. Yeter ki Samsunspor taraftarı inancını asla kaybetmesin…
Tekrar söylüyorum; Bu sezon kümede kalma mücadelesi, önümüzdeki sezon şampiyonluk mücadelesine dönüşecek…
Bu arma tekrar Avrupa’ya gidecek…
O güzel günler çok yakında gelecek…