banner388

'Sağlığa zararlı' kavramını yumuşatacak tek söz vardır ve onu da bizim atalarımız “azı karar, çoğu zarar” diyerek özetlemişlerdir. Abartmak sağlığa en zararlı olan şeydir ve bu bizim toplumumuzun kulağına hiç de yabancı olmayan bir kavramdır.

Medyatik başlıklar her zaman dikkat çekicidir. Sağlığa zararlı kavramı tam önümüzde şekilsiz bir ucube gibi durur. Her şey sağlığa zararlıdır: kablosuz ağ, kablolu ağ, telefon, naylon poşet, yılbaşı çamı, topuklu ayakkabı, topuksuz ayakkabı, tuz, un, şeker, yağ, karbonhidrat, protein, yatmak, kalkmak, uyumak, uyanmak, tuvalete gitmek, tuvalete gitmemek, kışın etek giymek, kravat takmak. Gülmeyin çünkü gülmek de sağlığa zararlı. Küfretmeniz gereken bir pozisyonda “müşteri velinimetimizdir” ilkesi ile nezaketen gülümsemek, kalp atım hızınızı arttırıyor, tansiyonunuz yükseliyor ve bütün vücut, filtresiz fabrika bacası gibi zararlı madde üretmeye başlıyor. “Ama hak etti” düşüncesiyle, kaplan pençesi veya el ense pozisyonu denemeniz sizin sağlığınıza daha yararlı gibi görünse de iş sağlığınız, müşterinizin sağlığı ve patronunuzun kalbi açısından açık riskler oluşturabilir.                                                                                                                                 

Mangal yakmak sağlığa zararlıdır ama bunu bütün bir ayın yorgunluğunu atmak üzere piknik alanına gelmiş, keyifle yelpaze sallayan beyaz fanilalı, çizgili pijamalı, benim gibi ortalama bir vatandaşa alaycı veya sert bir ifadeyle söylemek, söyleyenin sağlığı açısından ciddi bir zarar oluşturabilir.                                                                                                                                   

Haftada iki çift bardak rakının ömrü uzattığı, kalbe iyi geldiği şimdiye dek uydurulmuş en uzun kuyruklu yalandır. Çalışma kırmızı şarapla yapılmıştır, hiç alkol tüketmeyenlerle haftada 35 mililitre kırmızı şarap tüketenler arasındaki kalp krizi geçirme riski çıplak gözle bakıldığında değil, sadece istatistiksel hesaplarda anlamlı sonuç vermiştir. Ve bu çalışmanın kontrollerinde aynı sonuca ulaşılamamıştır. Bu demektir ki “hiç kıvırmayın alkol sağlığa zararlıdır”.                                                                                                                                                      

Şakası yapılmayacak sağlığa zararı her şekilde kanıtlanmış en yaygın kullanılan nesne sigaradır. Sigarayı bırakır bırakmaz ilk yapacağım iş, sigaranın zararlarına ve sigara kullananların ne kadar zayıf kişilikli olduklarına dair okkalı bir yazı yazmak olacaktır. Hele bir bırakayım kendimi yazmaya feci şekilde bilenmiş hissediyorum.                                                                                              

İlaç kullanmak ve kullanmamak başlı başına sağlığa zararlıdır. Amerika Birleşik Devletleri’nde ilaç yan etkisine bağlı hastaneye tekrar başvurma oranı yüzde 30’dur. Yani 100 hastaya tedavi verirsiniz, 30 hasta verdiğiniz ilaçlar yüzünden hastanelik olur. Avrupa’da mide kanamasına bağlı hastaneye yatırılan hastaların %80’inde neden ilaç kullanımıdır (özellikle ağrı kesiciler). Türkiye’de ise tablo daha da ilginç bir hal alıyor. Türkiye’de hastaneye tekrar başvuran hastaların %25’inde başvuru nedeni düzensiz, eksik veya yanlış ilaç kullanımına bağlı iyileşmeme veya hastalığın ilerlemesi durumudur.                                                                                                                            

Şişmanlık sağlığa zararlıdır ama bazen diyetler daha zararlı olabilir. Sağlığa zararlı olduğu ileri sürülen şeylerin tümünü bir araya getirdiğinizde geride pek bir şey kalmıyor. Yaşamı ne umursamaz tüketimlerle ne de işkence vari diyetlerle zehir zemberek hale getirmenin çok fazla anlamı yok.

Çünkü elinizde tüketebileceğiniz yedek bir yaşam yok. Maalesef üç can hakkı sadece jetonlu bilgisayar oyunlarına özgüdür. Sağlığa zararlı kavramını yumuşatacak tek söz vardır ve onu da bizim atalarımız “azı karar, çoğu zarar” diyerek özetlemişlerdir. Abartmak sağlığa en zararlı olan şeydir ve bu bizim toplumumuzun kulağına hiç de yabancı olmayan bir kavramdır.                                                                                                                 

Umursamazlık ve vur deyince öldürmek gibi iki uç nokta arasındaki dengeyi bulduğumuzda, cidden zararlı olduğunu bildiğimiz madde ve davranışlara karşı hoşgörü göstermek zorunda olmadığımızı algıladığımızda, sorun kendiliğinden çözülecektir. Bu aynı zamanda, çok yaşamak ve çok iyi yaşamak kavramlarının bileşkesi olacaktır.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
okumayı çok seven birisi 2019-10-24 15:03:14

ne anlatıyon sen dayı

Avatar
Ali baba 2019-10-25 00:59:13

Beynim yandi aq