Kimlikteki adı Ömer KURANEL, Çimlerde ki adı ÇOLAK ÖMER..
hemen hemen 6 -7 yıl bu forma altında ter dökmüş , emek vermiş topçulardan sadece biri..
Cumartesi günü toprağa verdik.
Cenaze töreninde herkes vardı ama pazar günkü maçta hiç biri yoktu.
Adamlar, ölen malzemecisine statta tören yaparken biz, 1 dakikalık saygı duruşunu bile yapmadık veya yaptıramadık..
Bu yeni statta onu alkışlarla uğurlayamadık…
İşte bu yüzden diyorum ki; VEFA, sadece hayatta olan topçulara değil, ölen topçulara da gösterilmeli …
Gelelim maça, sarı kart cezalısı Samet’in yerine Muhammet’le oyuna başlayan Tamer hoca, kenarlardan çok, rakip savunmasının arkasına atılacak toplarla gol aramaya çalışsa da, takımın çoğu zaman doğaçlama futbol oynamasına engel olamadı.
Çoğu topçuların ‘’ ben ‘’ egosu takım oyununa izin vermedi.
Oysaki Hacettepe spor bu hafta tamamen defans yaparak bir puan almaya gelmiş bir takım görünümündeydi.
Sen , kapalı defans yapan bu takımı, dikine ve arkaya sarkanlara uzun top atmakla aşabileceğini hesaplamışsan, hakikaten bir şeylerin eksik olduğuna inanmaya başladım.
Benim bu hafta en çok memnun eden olay, Kubilay ve Erhan’ın uzun zamandır bekledikleri gölü bulmaları oldu.
Yıllardır Samsun sporun maçlarına giderim, uzun yıllardır rakip kaleye bu kadar şut atan bir topçu görmemiştim.
Kubilay bu hafta emeğinin karşılığını aldı..
Diğer topçu arkadaşta Erhan..
Geçen sene 19 gol atan bir golcünün şansızlığını bu hafta kırdığını tahmin ediyorum ve inşallah peşinin geleceğini umuyorum….