banner388

Kızılırmak Havzasında kuraklık tehdidi

İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Görevlisi Yard, Doç. Dr. Tercan, 2050 yılında Kızılırmak Havzası’nda kuralık sorunu yaşanabileceğini söyledi.

Kızılırmak Havzasında kuraklık tehdidi

İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Görevlisi Yard, Doç. Dr. Tercan, 2050 yılında Kızılırmak Havzası’nda kuralık sorunu yaşanabileceğini söyledi.

21 Şubat 2018 Çarşamba 13:54
Kızılırmak Havzasında kuraklık tehdidi

Samsun haber - Samsun Büyükşehir Belediyesi personeline, küresel ısınma ile ilgili eğitim verildi. Samsun’da bulunan bir otelde düzenlenen toplantıya Hasan Kalyoncu Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Görevlisi Yard. Doç. Dr. Şafak Hengirmen Tercan katıldı.


Samsun'un İklim Değişikliğine Adaptasyonu Sürecinde Kızılırmak Deltası Su Yönetiminin Modellenmesi Projesiyle ilgili bilgiler veren Tercan, alınması gereken tedbirler hakkında seminer düzenledi.

Sıcaklık artışının en büyük nedenlerinden birisinin sera gazları olduğunu belirten çeken Yard. Doç. Dr. Şafak Hengirmen Tercan “İklim değişikliği tatlı su kaynaklarının azalmasına yol açacak. Daha çeşitli yağış örüntüleri, yoğun sağanaklar görülecek. Yüksek enlemler yüzde 40 daha nemli olacak.  Güney Avrupa, Akdeniz’in kuzeyi yüzde 30 daha kuraklaşacak. Buzullar ve kar örtüsü azalacak, erime suyu azalması, 1 milyardan fazla insanı etkileyecek. Özetle, su kıtlığı tarım, hayvancılık gibi geçim kaynaklarını, gıda güvenliğini, hidroelektrik enerji üretimini ve üretimde suya bağlı birçok sektörü etkileyecektir” dedi.   

"ÜRETİM DÜŞECEK"

1,7 milyar insanın su kıtlığından dolayı muzdarip olacağını açıklayan Tercan, “İnsan sağlığı, sıcaklık dalgaları, yetersiz beslenme, seller, kuraklıklar ve bulaşıcı hastalıklarla karşılaşacak. Özellikle çocuk ve yaşlılarda sıcağa bağlı ölümler artacak,  daha fazla enerji ihtiyacı ortaya çıkacak. Tarımsal üretimde coğrafi eşitsizlikler ortaya çıkacak, tropikal kuşakta üretim düşecek. Orta ve yarı kurak tropikal belgelerde su kaynakları azalacak,1.7 milyar insan su kıtlığından muzdarip olacak. Doğal kaynaklara erişim güçleşeceğinden su savaşları, göçler ve mülteci riski artacak. Karadeniz gibi şiddetli yağışların artıp sıklaşacağı bölgelerde ise ekinler zarar görecek, yüzey ve yer altı sularının kalitesi bozulacak” diye konuştu.    

"TÜRKİYE ORTALAMASININ ÜSTÜNDE"


Kızılırmak Havzası’nda 2050 yılında kuraklık yaşanacağını söyleyen Tercan, “Projeksiyon dönemi boyunca sıcaklık değerlerinin artma eğiliminde olacağını, yağış parametresinde artış ve azalış dönemlerinin görülebileceğini ancak projeksiyon döneminin sonunda azalmanın belirginleşeceğini göstermektedir. Su rezervi açısından projeksiyon dönemi boyunca sürekli bir artış ya da azalıştan söz edilememekte ancak model ve senaryoya göre farklılık gösterse de projeksiyon döneminin başından itibaren öngörülen su açıklarının 2050 yılından sonra şiddetlenmesi beklenmektedir. Havzada yeraltı suyu potansiyelinin projeksiyon dönemi boyunca azalacağı öngörülmekle iken havzanın birim alanındaki yeraltı suyu mümkün rezervinin Türkiye ortalamasının üstünde olduğu görülmektedir. Ancak havzada gerçekleşmesi muhtemel su açığının minimize edilebilmesi için olanak yaratılması oldukça önemlidir“ şeklinde konuştu. 

Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanı Figen Akın ise yaptığı konuşmada şunları söyledi;

“Önümüzde çok kötü senaryolar var. Batı ülkeleri önemli tedbirler alıyor. Bizler de gereğini yapmak zorundayız. Biz eğer atıkları azaltırsak, kullandığımız malzemeleri amacına uygun kullanmalıyız. Atıkları yeniden değerlendirilebilir şekilde seçmeli, atık azaltma yoluna gitmeli, bunla ilgili önlem almak zorundayız. Kendimizi hazırlamak durumundayız. Öncelikle konuya adapte olmalı, azami çaba sarf etmeliyiz.  Çocuklarımızın ve ülkemizin geleceğini düşünerek hareket etmeliyiz. Gerçekten almamız gereken çok acil önlemler var.” 

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.