banner388

Dünyanın en tehlikeli fay hattı Samsun'a çok yakın

Dünyanın en tehlikeli faylarından biri olan Kuzey Anadolu Fay Hattı, Samsun merkeze 55 kilometre mesafede bulunuyor.

Dünyanın en tehlikeli fay hattı Samsun'a çok yakın

Dünyanın en tehlikeli faylarından biri olan Kuzey Anadolu Fay Hattı, Samsun merkeze 55 kilometre mesafede bulunuyor.

15 Ağustos 2017 Salı 15:33
Dünyanın en tehlikeli fay hattı Samsun'a çok yakın

Samsun haber - İnşaat Mühendisleri Odası(İMO) Samsun Şubesi, Kuzey Anadolu Fay Hattı hakkında bilgiler verdi. Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın dünyanın en tehlikeli fay hattından birisi olduğuna dikkat çekilirken Samsun merkeze sadece 55 kilometre uzakta olduğu belirtildi.

DEPREM TEHLİKESİ ALTINDAYIZ

Yapılan açıkalmada Ladik, Havza ve Vezirköprü ilçelerinin birinci derece deprem riski taşıdığı belirtilirken, "Kent merkezi ikinci derece, Alaçam, Bafra, Terme, Çarşamba Ovaları ise üçüncü derece deprem bölgeleri olarak gösteriliyor. 26 Kasım 1943 yılında Ladik merkezli 7.2 şiddetindeki deprem Samsun ve çevresine büyük zarar verdi. Bu deprem baz alınarak yapılan çalışmada fay hattı, Samsun ve çevresi için en önemli kırık hatlarından biri olarak gösteriliyor. Yapılan uluslararası deprem risk analizlerinde de bu hat üzerinde olabilecek 7.2 ve daha büyük magnitüdlü depremlerin oluşma olasılığının yüksek olduğuna dikkat çekiliyor. Açıkçası ülke topraklarımızın yüzde 92 deprem tehlikesi altında; yüzde 66’sı ise birinci ve ikinci derecede tehlikeli deprem bölgesinde yer almaktadır. Nüfusu bir milyonun üzerinde bulunan 11 büyük kent ve ülke nüfusumuzun yüzde 70’i, deprem tehlikesi altında bulunuyor" denildi.

"DENETLEMELER YAPILMALI"


Büyük sanayi tesislerinin yüzde 75’i de deprem tehlikesi altında olduğu gerçeği gün yüzüne çıkartılırken açıklama şu şekilde devam etti; "Bu tesisler Doğu Marmara’da toplanmıştır. Ülkemizin topraklarında 1900’lü yılların başından günümüze kadar otuza yakın büyük ölçekli deprem meydana gelmiş ve resmi kayıtlara göre 100 binden fazla insan hayatını kaybetmiş, binlerce insanımız yaralanmış, binlerce yapı yerle bir olmuş veya önemli ölçüde hasar görmüştür. Ayrıca kırsal alanda değil de kentleşmiş alanda yaşamış olduğumuz bir depremdir. Ülkemizi, kentlerimizi, yapılarımızı depreme karşı hazırlamanın üç temel yolu bulunmaktadır. İlki mevcut yapı stokunun iyileştirilmesi, onarılması ve güçlendirilmesidir. İkincisi yeni yapılacak olan yapıları; bilimin, tekniğin ve mühendisliğin ortaya koyduğu ilkelerle yapı üretim sürecinin içine sokmaktır. Bu nedenle proje üretim sürecinden başlayarak yapı üretim sürecinin tüm evreleri sertifikalı mühendisler tarafından denetlenmelidir. Üçüncüsü, ortaya çıkabilecek riski azaltmak için yapıların sigorta kapsamına alınması da deprem zararlarını azaltmanın bir yolu olarak söylenebilir."

Son Güncelleme: 15.08.2017 20:50
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.