Bir kadının sessiz çığlığını duymak, bazen bir mahkeme kararından daha hayatîdir. Kadına yönelik şiddet, yalnızca bireysel bir suç değil; hukuk devletinin, insan onurunun ve toplumsal vicdanın en ağır sınavıdır. Türkiye, bu sınavı hukuk zemininde vermek için yıllar içinde önemli adımlar attı. Bu adımların en somut örneklerinden biri, 2018 yılında hayata geçirilen KADES (Kadın Destek Uygulaması)’dır.
KADES, şiddet tehdidi altındaki kadınların tek bir dokunuşla kolluk kuvvetlerine ulaşabilmesini sağlayan bir mobil uygulamadır. Ancak KADES’i yalnızca bir teknoloji olarak görmek eksiktir. Çünkü bu sistem, hukukun koruma refleksinin dijitalleşmiş hâlidir.
Hukukun amacı sadece cezalandırmak değil; korumak, önlemek ve yaşamı savunmaktır. KADES de tam olarak bu amacın dijital ifadesidir.
Uygulamanın yasal dayanağını, 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun oluşturur. Bu kanun, devletin şiddete karşı koruma tedbirlerini açıkça düzenlerken, KADES bu tedbirlerin anında uygulanmasını sağlar. Artık bir kadın, tehlike anında yalnızca “yardım” butonuna basarak, bulunduğu konumu otomatik şekilde en yakın güvenlik birimine iletebilmektedir. Dakikaların bile belirleyici olduğu bu durumlarda, hukuk artık saniyeler içinde hayata dokunabilmektedir.
İçişleri Bakanlığı verilerine göre KADES, bugüne kadar 4 milyondan fazla kişi tarafından indirilmiş, 900 bine yakın ihbar alınmıştır. Bu rakamlar, hukukun erişilebilir hâle geldiğini; soyut bir norm olmaktan çıkıp somut bir koruma aracına dönüştüğünü göstermektedir.
Ancak KADES’in başarısı, sadece teknik verilerle ölçülemez. Asıl gücü, her kadına “yalnız değilsin” mesajını verebilmesindedir. Çünkü hukuk, yalnızca maddelerle değil, insana temas ettiği anlarla anlam kazanır. Bir kadının elindeki telefon, o an devletin eli olur. O dokunuş, yalnızca bir ihbar değil; bir yaşam hakkının savunusudur.
Yine de şiddetle mücadele yalnızca teknolojik araçlarla değil; toplumsal bilinçle, etkin yargı süreçleriyle ve kararlı bir hukuk kültürüyle mümkündür. KADES bu mücadelenin en önemli halkalarından biridir, ancak zincirin tamamı güçlü olmalıdır.
Kadına yönelik şiddet bir “kadın sorunu” değil, bir hukuk ve insanlık meselesidir.
Her yardım çağrısı, bir hayatın kurtuluşudur. Her müdahale, hukukun vicdanla buluştuğu andır.
KADES,bu buluşmanın simgesidir. Bir dokunuşla başlayan adaletin sesi…
Hukukun dijital vicdanı.
Av.İhsan YILMAZ
31/10/2025