banner388

Gençlik bir kuş idi uçurdum tutamadım,

ihtiyarlık maskaralık gezdirdim satamadım.

İhtiyarlık herkesin kapısının önünde;

vakti gelince içeri girmeyi bekliyor.

İhtiyarlık, insanın ikinci çocukluğudur

Yaşlanmaktan korkmayın, yaşlanınca başkalarına muhtaç olmaktan korkun.

Her canlı doğar, büyür, ölür. Eşref-i mahluk olan insan da böyledir.

Birçok ülkede olduğu gibi bizde de insan ömrü uzadı. Yaşlıların sayısı  her  geçen gün artmakta.

İleri yaşlarda pek çok kimsenin, özellikle fiziki gücü zayıflar. İşitmesi, görmesi, kasları güç kaybeder. Merdiven çıkmakta, yokuşlarda zorlanırlar.   Birçoğumuz kendi penceremizden hayata baktığımızdan kimsenin ihtiyacını fark edemez olduk. Fakat küçükler büyüklere muhtaç olduğu kadar, büyükler de küçüklere muhtaç. Sadece anne babalarımız, kan bağı olan yakınlarımız değil; aynı apartmanda komşuluk ettiğimiz, aynı sokağı paylaştığımız, yakından uzağa yolumuzun kesiştiği her büyüğün bize ihtiyacı var.

Bir insan ömrünün sonbaharında kendisiyle baş başa kalmaya itilirse ne hisseder? Kendini nasıl değerlendirir? Ya başkalarını? Ya yakınlarını?

Bir ömür birbirini kovalayan hatalarını tek tek sayıp dökmenin tahammülfersa yükünü kim lâyığıyla üstlenebilir ki?

Hem eskiden görüp geçirdiklerini, hem de şimdi yaşadıklarını inkâr etmek en kolay yol değil midir?

İhtiyarlık maskaralık demi… Şükür şükür bu halimize...

Yaşlılık, ayağın tutmaz sürüklersin, gözün görmez elinde değnekle yer bulcam diye uğraşırsın, çok zor, Şükür şükür, Allah diyebildik mi bir kelam bile o yeter insana.

Gençlik güzel bir şey.   İstediğin yere gidersin, istediğini yersin. Ayaklar tutar. Bir keder yok. Bu şekle geleceğimi bilmezdim.

Bir gün kapınızı yaşlılık çalacak ve o, girmek için izin istemeyecek. Onu güzel karşılamak için bugününüzü güzel yaşayın.

Yaşlılık insanın sonbaharıdır.

Yaşlılık ölümün sinyalidir. İnsanı zevklerden mahrum eder.

Vücudu zayıflatır, insanı işlerinden uzaklaştırır. Aynalara küstürür, beyazlarla barıştırır. İnsanı darma duman eder; gönlünü karıştırır. İçini bulandırır, gözünü sulandırır; yaş eksik olmaz, zamanın yeri dolmaz. Yeniliklere kendini ne zaman kapatırsan o zaman başlar senin ihtiyarlığın. Beden yaşlanır fakat ruh yaşlanmaz, yaşama sevincinizi kaybetmeyin! Yaşlı büyüklerimizi huzur evine terk etmemeliyiz.

Yoksa huzur bulamayız! Onun için yaşlılarımızın kıymetini bilelim, ama bazı insanlar annelerini babalarını  küçümseyerek onları başlarından atma çabası içerisindeler. Evin gelini ben burada anneni ve babanı istemiyorum diyerek kargaşa  çıkarıyorlar ya  işte onları Allah ıslah etsin..

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.