banner388
banner390
banner410

Ülkemizin güneyinde, 30.000 kişilik bir tehdit ordusu Amerika Birleşik Devletleri tarafından kurulmaya çalışılıyor. Üstüne üstlük, bu kurulan orduya ABD eğitim subayları gerilla eğitimi dahil her türlü eğitimi verdiği gibi, son model silahlarla da donatılıyor bu hainler ordusunu.
 

PKK, PYD ve diğer Kürt kökenli terör örgütlerinden seçilmiş teröristlerden meydana getirilen bu hainler ordusu, bizim sınır güvenliğimizi tehdit etmenin dışında, her daim ülkemize girerek terörist faaliyetler de bulunmak isteyecektir.
 

Güneyimizde ki, bu gelişmeleri dikkatle izleyen Türkiye Cumhuriyetinin güçlü ordusu, pür dikkat kesilerek bütün dikkatini bölgeye vermiş, gözler dört açılmış, kulaklar kabartılmış ve parmaklar tetikte beklerken, ne yazık ki, iç siyasi çekişmelerimiz bir milim bile hız kesmemiştir. Bu iç siyasi çekişmeleri: ne savaş rüzgarlarının esmesi, ne de sınırımızda kurulan ve ülkemiz için büyük tehlike oluşturacak 30.000 kişilik ordu hiç mi hiç ilgilendirmiyor sanki. Kaç gündür takip ediyorum. Bir siyası parti lideri yada bir köşe yazarı çıkıp ta demiyor ki, DURUN ARKADAŞLAR, HER ŞEYDEN ÖNCE VATAN VE MİLLET GELİR...
Çünkü bu iki büyük değer olmaz ise ne iç siyaset kalır ne dış siyaset kalır, ne hukuk kalır, ne insan hakları kalır, ne de Demokrasi kalır.

 

Kendi ordumuza daha düne kadar Faşist ordu diyen ve bir türlü sevemeyen yerli ve milli hainler söz birliği etmiş gibi güneyimizde kurulmaya çalışılan 30 bin kişilik terör ordusunu bir kere bile olsa dillerinin ucuyla kınamamışlardır. Bütün dertleri ve gayretleri Türkiye'nin başına bir dert açılsın da nasıl açılırsa, açılsın. Türkiye batsın da nasıl batarsa batsın.
 

Hattı zatında biz, eskiden böyle günlerde, en uçlarda bulunanlar dahil sağcısıyla, solcusuyla tek bilek ve tek yürek olmaz mıydık? Yine biz, Vatanımızın bir karış toprağına göz dikenin gözünü topyekün çıkarmaz mıydık? Hiç aklımdan çıkmamıştır 1974 Kıbrıs barış hareketinde Ülkemizin bütün Askerlik şubelerinin önünde izdiham vardı. Genci - yaşlısı, kadını - erkeği, sağcısı - solcusu, memuru - işçisi, şehirlisi – köylüsü, uzun sözün kısası bütün millet tek vücut olmuş savaşa gitmek için yarışıyordu. Söz konusu vatansa, gerisi teferruat diye bas bas bağıran biz değimliydik?

Zor günlerde kenetlenen bu koca yürekli, çelik bilekli halka ne oldu sahi?
 

Neden biz böyle vurdum- duymaz olduk?
 

Ne oldu da, hiç umurumuz da bile olmuyor sınırımızın dibinde kurulan otuz bin kişilik terör ordusu?
 

Bize ne oldu da, bu kadar vicdanı kör, bu kadar gözleri görmez, bu kadar beyinleri idrak etmez olduk? Ruhlarımızın, bu zifiri karanlığa saplanmasına ne veya neler sebep olmuştur acaba? Neden kendi Vatanımıza, kendi milletimize, kendi bayrağımıza yabancı olduk? O kadar gündelik işlere ve telaşlara kendimizi kaptırmışız ki, bir türlü kafamızı kaldırıp ta Ülkemizin hangi cenderenin içerisine itildiğini ve bizi daha nelerin hangi cehennemlerin beklediğini bile göremiyoruz.
 

Bu günlerde, Washington'dan geri adım sözleri gelse de, kesinlikle biliyoruz ki, Amerika Birleşik devletleri sadece bizi oyalamak gayretindedir. Bazıları da sanıyor ki, Afrin'e girmek, Cudi'de PKK lı bombalamak kadar kolaydır. Ya da Hakkari kırsalında PKK’lılar ile sıcak temas sağlamak gibi bir şey.
 

Afrin'e vuracak Türkiye'nin, aynı zamanda orada olan ve konuşlanan Rusya, İran ve Amerikalı güçlere de zarar vermemesi gibi bir çıkmazı da vardır. Türkiye bu güçlerin hiç birine zarar verme niyetinde değildir eyvallah da ya bu güçlerden birine zarar verirsek. İşte o zaman, deyim yerinde ise, "Yandı gülüm keten helva."
 

Ülkemiz, bu kadar büyük bir cenderelerin içerisindeyken, hala iç siyasi çekişmeler son sürat devam etmiyor mu? Tabi ki de ediyor ve ben bunu bir türlü anlayamıyorum.
 

Varsa yoksa, AK parti MHP birleşmesi bu iki partiye neler getirir ve neler götürür. Öte yandan BDP ve CHP ittifakı olur mu olmaz mı? Olursa ve olur olmazsa ne olur? İYİ parti ne yapar, ne yapmaz?
 

Hiç kimsenin umurunda bile değil ki, ülkemiz savaşın eşiğine gelmiş dayanmış, Allah yardımcımız olsun vallahi, hiç iyi günlerde değiliz hiç. Burnumuzun dibin de terör ordusu kuruluyor bizim siyasilerimiz hala laf yarışındalar. Hani bir atasözümüz vardır ya; "Keçi can derdinde kasap ise et derdin de."
 

Bu yazıyı yazdığım saatlerden sonra belki de hareket başlamıştır. Allah'ım ordumuza zaferler nasip etsin.
 

EY BÜYÜK ALLAH'IM: BU BÜYÜK ORDU SENİN PEYGAMBERİNİN ORDUSU, BU BÜYÜK ORDUYU MUZAFFER EYLE...

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Sevil qirbanova 2018-01-20 14:13:49

Qeleminize qüvvet

Avatar
Heqiqet hüseynova 2018-01-20 15:07:27

Gözel bir yazi üçün derin teşekkürümüzü bildiririk

Avatar
Melahet 2018-01-20 18:15:30

Y üreyinize saglik.Şimdiki siyasi,cok güzel ve dogru kaleme almisiniz.Tanrim Türk dünyasinin yardimcisi olsun.Birlesmesek..ici milde savasirsak..kayb edeceyik.Cünki ici milde kavqa edersek...kayb etmeye mahkumuz

Avatar
Gülsenem Yağız 2018-01-20 18:46:19

Çok doğru yazmışsınız elinize ve keleminize sağlık. Allah kahraman ordumuza güç versin.

Avatar
Selahattin Yaman 2018-01-20 18:50:00

Çok haklı olduğunuzu belirterek ordumuzun galibiyeti için dualar etmeliyiz. Kaleminize sağlık.

Avatar
Mine Atmaca 2018-01-20 18:57:17

Şerif bey elinize kolunuza ve yüreğinize sağlık. artık hareket başladı. Allah ordumuza güç kuvvet versin. Allah kahramanlarımızı korusun.

Avatar
Yusuf Güloğlu 2018-01-20 19:11:32

Allah ordumuzun kahramanlarını korusun ve zaferlerle müjdelesin. Amin

Avatar
Burhanettin Sağlam 2018-01-20 22:17:47

Bir milleti yer yüzünden silecek tek şey vurdum duymazlık değilmidir? İşte bizdeki hastalıkta tamda budur. herkes koltuk kavgasında. Vatanı düşünen kim? Allah ordumuza zaferler kazanacak gücü versin. Amin.