Samsun Haber | Samsun Son Dakika Haberleri | Samsunspor
2022-01-29 10:57:33

TARİHTEN DERS ALIN

Mümin Argun

29 Ocak 2022, 10:57

Bizim kültürümüzde "yabancılara toprak verilmesi" hiç de hayra alâmet değildir. Göç destanında anlatıldığına göre, bir uygur hükümdarı, Çinlilerle uzun yıllar süren savaşlara bir son vermek için, oğlunu Çin Prensesi ile evlendirmek ister. Çinliler, bu evliliğe karşılık Kutlu Dağ da ki bir kayayı talep ederler. Uygur hükümdarı da razı olur. Bu büyük kayayı, kuvvetli ateş yakıp üzerine sirke dökerek parçalarlar, Çin ülkesine götürürler.

Fakat, bu olay Uygur ülkesine uğursuzluk getirir, ülkede huzur ve saadet diye bir şey kalmaz. En sonunda Beş Balık a göç etmek zorunda kalırlar.

Bir başka olay daha... Düşman Mete Han dan kendisinin malik olduğu şeyleri ister, hepsini verir. Fakat, küçük bir arazi parçası istediklerinde "O milletimin malı, kesinlikle veremem." diyerek reddeder.

Yahudiler, Abdülhamid Han dan Filistin bölgesinde yüksek paralar karşılığı toprak isterler. O büyük Sultan da "Şehit kanıyla kazanılan topraklar para karşılığı satılamaz." diyerek, hepimizin takdirini kazanan kararlı bir duruş gösterir.

Bütün bu tarihi gerçekler ortada iken, son senelerde, hem de en hassas bir dönemden geçerken ölçüsüz ve hesapsız bir şekilde, yabancılara toprak satışı olayını anlayabilmek mümkün değil.

Stratejik topraklar satılıyor 

Bazıları hemen savunmaya geçiyorlar. Yok efendim, bizden Avrupa ya çalışmak için gidenler de orada toprak ve mülk satın alıyorlar.

Bu düşünceyi seslendirenlerin dikkate almadıkları bir gerçek var.

Avrupa da ki vatandaşlarımız, o ülkelerin en izbe yerlerinden mülk edinebiliyorlar. Avrupa ülkeleri, stratejik yerleri, kendi vatandaşlarına bile satmıyorlar.

Ama  bizde öyle mi...

Yabancılar Türkiye nin en kıymetli, hatta en stratejik yerlerinden toprak satın alıyorlar. Bu satışlarda, Antalya, Muğla, Aydın, İzmir gibi illerimizin sahil şeritlerindeki toprakların ilk sıralarda yer almasını tesadüfî mi sanıyorsunuz "Toprak devletin asli unsurudur." anlayışıyla hareket edilen İngiltere de, bütün topraklar devlete aittir. Satışlarda arazi tapusu verilmez. Halk, sadece toprağın üzerine yapılan konut ve işyerlerinin kullanım hakkına sahiptir.

Başta özelleştirme adı altında Türkiye nin kâr getiren en temel müesseselerinin yabancılara satılması olmak üzere, yabancılara ölçüsüz toprak satışı ve yabancılara verilen tavizler, "vatanın  satışa  çıkarılması"ndan başka ne anlam taşımaktadır.

Her Türkiye sevdalısı, adım adım yaklaşan tehlikeyi görmek zorundadır.  Türkiye yi  bölmek, yeniden bölmek ve sonra yeniden bölmektir. Onların emellerine alet olmamız mümkün değildir. Türkiye deki farklı unsurları tahrik etmenin temelinde bu anlayış vardır. Laik-Müslüman, Türk-Kürt, Alevi-Sünni gibi tahrike açık her türlü olay karşısında dikkatli ve uyanık olmak zorundayız. Biz, 85 milyonluk Türkiye olarak bir "bütün" olduğumuzu unutmamalıyız:

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.