Samsun Haber - Eğitim-İş Samsun Şube Başkanı Rüstem Kara, yaptığı açıklama ile yeni YKS sistemini eleştirdi. Sistemin yeni sorunlar getireceğini kaydeden Başkan Kara, "Üniversiteye giriş sınav sisteminde yapılan değişiklikler sadeleştirme ve daha az puan türü hesaplaması ile savunulması son derece yanlıştır. Ülkemizin dünya ölçeğinde yapılan sınavlarda başarısızlığının asıl nedeni sınavlar sisteminin kendisidir. Bu sistem yanlıştır. ÖSYM bu yanlışı düzeltmek yerine yeni sorun üretmiştir. Bu kadar çok özel okulun bol kepçeden not verdiği bir sistemde; siz ortaöğretim başarı puanını bir üst eğitim kurumuna geçişte hiçbir standart koymadan ek puan olarak vermeniz haksızlıktır. Aynı okulun sınıfları arasında bile objektif olmayan bir puanı başarı ve başarısızlığı ölçmede kullanmak son derece yanlıştır" diye konuştu.
"MANTIK AYNI, YENİ OLAN SINAV SAYISI"
"Yeni getirilen bu sınav sistemini birinci oturumunda temel yeterlilikleri ölçmede sosyal alanlardaki derslerin ve fen derslerinin olmaması yeni sorunları da beraberinde getirecektir" diyen Başkan Rüstem Kara, "Çocuğun başarısı, sosyalleşmesi ve kişilik kazanmasını yalnızca; Türkçe ve Matematik testleri ile ölçülemez. Bu durum diğer dersleri baraj geçmede anlamsız kılar. Çocukların koşup oynayamadığı, spor yapamadığı, resim, tiyatro, müzik gibi güzel sanatların her alanında yeteneklerini sergileyemediği ve de bunların hiçbirisini yapmasına olanak sağlamayan eski sistemin aynısıdır. Bu sınav sistemi gençleri devletin okullarından daha uzaklaştıracak özellikleri beraberinde getirecektir. Öğrencilerin ve gençlerin yeteneklerini ortaya çıkarmaktan uzaktır. Başarısızlığın en önemli nedenlerinden birisi sınav sisteminin kendisidir. Sınav sistemi ile eğitim sistemi birbirine uyumlu hale getirilmediği sürece başarı ya da başarısızlığı tartışmanın anlamı yoktur" şeklinde konuştu.
"EĞİTİM DEVLET POLİTİKASI HALİNE GETİRİLMELİDİR"
Eğitimde başarıya giden yolun bulunması gerektiğini vurgulayan Başkan Rüstem Kara, şöyle devam etti; "Öncelikle, objektif olmayan öğrencilerin yeteneklerinin ortaya çıkmasında en önemli engeli oluşturan, AOBP (Ağırlıklı Ortaöğretim Başarı Puanı ) uygulamasına son verilmelidir. ÖSYM bu aşamadan sonra başarıya giden yolu açmak için, biz yaptık oldu anlayışını terk etmek zorundadır. Üniversiteler, ilgili sivil toplum örgütleri, eğitim sendikalarının temsilcileri, alanında yetkin bilim insanları, yeni YKS dahil bütünü ile eğitim sistemini hükümetlerin keyfi eğitim politikası alanı olmaktan çıkarmalıyız. Eğitim devlet politikası haline getirilmelidir. Çağın ihtiyaçları dikkate alınarak; yeni ölçme değerlendirme teknikleri ile öğrencilerin yetenekleri doğrultusunda eğitim almaları sağlanmalıdır. Yeniden uygulamalı ve üretken laik bilimsel eğitim politikaları ile eğitimde başarıya giden yolu bulmak zorundayız"
Haber: Ekrem BİRCAN