Çoğunuzun bilmediği bir şey belki de...
Sıkı durun ama...
Samsun'a mahsus işler bunlar...
AK Parti, CHP, MHP ve İYİ Parti il başkanlarının 4'ü de atama başkan...
Yani seçilerek gelmiş değiller...
Bu nasıl iş? diye sormayın...
Burası Samsun...
Şehrimiz de yaşanan hiç bir şey bizi şaşırtmıyor...
Tesadüf mü?
4 bilinmeyenli denklem mi?
Çözmek bedava...
Seçimle gelen güçlü gelir...
Atama başkan ezilir büzülür ister istemez...
İşte MHP İl Başkanı Abdullah Karapıçak...
Aylardır 3 ilçe başkanını görevden almak için atmadığı takla kalmadı...
Kim bunlar?
Atakum, İlkadım, Canik...
İlçe başkanları iplemiyor...
Başkan ise Ankara'ya baskı yapıp direniyor...
'Bunları görevden alın, itibarım söz konusu...'
AK Parti İl Başkanı Ersan Aksu...
O da atamayla geldi göreve...
Hem de seçimlerin en hızlı olduğu dönem de...
Ne oldu?
Samsun'un en büyük 2 ilçesi kaybedildi...
Atakum CHP'ye, İlkadım İYİ Parti'ye geçti...
Seçimle gelenin kadrosu güçlü olur...
Şehir de her şeye hakimdir...
Olmadı, olamadı...
Geçti Bor'un pazarı anlayacağınız...
Gelelim CHP'ye...
Onlar da da dert büyük...
Eski Başkan Tufan Akçagöz'ün ayrılma sürecinde parti de büyük sıkıntılar yaşandı...
Gel-Git'lerden konsantreleri bozuldu...
Atakum hariç ortada bir başarı yok...
O da kılpayı kazanıldı...
Mevcut başkan ortak bir liste yaparak yönetim kurulunu belirledi...
Seçimle gelmiş olsa kendi listesini oluşturacaktı...
CHP Samsun'da işler istenildiği gibi gitmedi...
İYİ Parti'de farklı bir durum yaşandı...
Eski İl başkanı Ömer Süslü'nün talihsiz bir kaza sonrası görevinden ayrılmak zorunda kalması nedeniyle başkan değişti...
Apar topar bir yönetim kurulu oluşturulup genel merkezin onayıyla atama bir yönetim iş başına getirildi...
En büyük ilçe olan İlkadım'ı kazanmalarına rağmen çok etkin değiller...
İyi niyetli bir çalışma var...
Koordinasyon yok...
Neden?
İYİ Parti'nin hem milletvekili hem de belediye başkanı seçimle gelmiş...
Sen kimsin?
Atamayla gelmiş il başkanı...
Böyle bakıyorlar olaya...
Hal böyle olunca masaya yumruk vurulamıyor...
Dünya siyasi tarihine bakın...
Samsun'da aynı dönemde yaşanan bu olay ülkemizi geçtim dünyada örneği var mıdır?
Bu olay neden önemli...
Şehrin siyasi anlamda sahipsizliğini gösteriyor...
Samsun'un birilerinin elinde oyuncak olduğunu anlatıyor bize...
Siyasi acizliğimizi hissettiriyor fazlasıyla...
Birileri bundan nemalanabilir...
Bizim derdimiz azınlığı mutlu etmek değil, Samsun'u ileriye taşımaktır...
Son 30-40 yıllık siyasi tarihimize bir bakın...
Şehri yönetenler, söz sahibi olanlar kendileri hariç Samsun'u bir arpa boyu ilerletmemişler...
Küçük dokunuşlar büyük işler yapılmış gibi gösterilmiş her seferinde...
Oysa diğer şehirler kollektif çalışma ruhuyla şehirlerini kat kat büyütmüşler...
1970'li yıllarda ülkenin 7. büyük şehri Samsun nasıl olursa 50 yılda 38. sıraya geriler...
Tablo ortada...
Rakamlar yalan söylemeyeceğine göre;
Fazla söz gerek var mı?