Samsun Haber | Samsun Son Dakika Haberleri | Samsunspor
2017-03-13 08:59:00

İstiklal Marşımızın 96. Yıl Dönümü

Şerif Yılmaz

serifyilmaz55@hotmail.com 13 Mart 2017, 08:59

12 MART 1921

Her milletin bir milli marşı vardır. Bu dünya üzerinde yaşayan milletlerin ananesi halini almıştır. Milletler arasında ayakta dinlenen ve bilenlerin birlikte okudukları marşlar, kimi zaman bir hükümdarı öven kimi zamanda, milli kahramanları anlatıp yaptıkları savaşanları över biçimde yazılmıştır.

Mesela İngilizler,

" God bless the Quinni" Tanrı kraliçeyi korusun diye başlarlar.

Fransızlar, " Allons lens enfants de patrie

Le jour de gloire est arrive "

Haydi vatan evlatları zafer günü geldi diye söylemeye başlarlar.

Bizim milli marşımız İstiklal savaşımızın ve bu savaşı veren milletimizin tarihlerden taşan kahramanlıklarını en ince detaylarına kadar inerek anlattığı için İSTİKLAL MARŞI adını almıştır. Cennet mekan Mehmet Akif Ersoy'un kaleminden çıkmıştır ama kendisi bu marşa hiçbir zaman benim dememiştir. İstiklal marşını milletimizin öz malı diye belirten üstat, yazdığı emsalsiz İSTİKLAL MARŞI’nı büyük eseri Safahat'a bile almamıştır.

Dönemin milli eğitim bakanı Hamdullah Suphi; Garp cephesi komutanlığının savaşan askerleri şevke getirsin diye istediği, milli marş için bir yarışma tertip eder, mükafat olarak ta iyi bir para ödülü koymuştur. Yarışmaya o dönem şairlerinin kaleme aldığı 724 şiir gelmiştir. Şiirler okunduğunda görülmüştür ki, gelen hiçbir şiirde milli mücadele ruhunu şaha kaldıracak ve savaşan askerlerimize moral ve inanç aşılayacak mana yoktur.

Dönemin milli eğitim bakanı Hamdullah Suphi beye göre, İstiklal savaşının seyrini ebedileştirecek şiir, ancak mukaddes değerler uğruna yapılan mücadelenin ruhu ve heyecanını bünyesinde taşıyan bir şairin kaleminden çıkmalıdır. Elbette ki herkesin ilk aklına gelen MEHMED AKİF tir. Akif ise ödül karşılığı yazılacağı için böyle bir yarışmaya katılmayı uygun bulmamıştır.

Aradığı şiiri gelen şiirlerin içinde bulamayan dönemin Milli eğitim bakanı, Hamdullah Suphi bey, Akif'e mektup yazar ve derki, " itirazınız olan ödül size verilmeyecek ve kime verin derseniz ona verilecektir." Bunun üzerine Akif ikna olmuştur. Türk milletinin zafere ulaşacağına inanmış ve buna bedenini ve yüreğini şartlandırmış olan büyük şair İSTİKLAL MARŞIMIZ' ı yazmaya başlamıştır.

Taceddin Dergahı’nda bir gece yarısı ilham gelip his dalgalarının içinde yüzerken kalem aramış bulamayınca da eline geçirdiği çivi ile unutmamak için İstiklal Marşımızı kaldığı odanın duvarına kazıyarak yazmıştır. İstiklal marşımızın yazıldığı tarih: 1 Mart 1921 dir ve ilk verildiği tarihte isimsiz takdim edilmiştir. Okunduğunda bütün vekillerin dakikalarca ayakta alkışlandığı bu şiir ittifakla yani oy birliği ile kabul edilmiştir. Oylama tarihi 12 Mart 1921 yılıdır.

İsterseniz; İstiklal marşımızın Türkiye Büyük Millet Meclisinde kabul edilişini 3. Cumhur başkanımız Cennet mekan Celal Bayar'dan dinleyelim. Türk Edebiyat dergisinin ve Türk Edebiyat vakfının kurucusu merhum hocamız, Ahmet Kabaklı'ya 3. Cumhurbaşkanımız Celal Bayar İstiklal marşımızın kabulünü şöyle anlatmıştır,

" Hükümet olarak bir İstiklal marşımızın olması lüzumuna karar vermiştik. Bunun içinde müsabaka ilan ettik. Müsabakaya birçok şair ve şiir katıldı. Daha sonra Mehmed Akif'inde müsabakaya iştirak ettiği öğrenilince, birçokları yazdıkları şiirleri, verdikleri halde geri aldılar. Yalınız Bursa mebusu Muhiddin Baha bey iştirakte karar kıldı, kendisi de şair ve hukukçuydu. İki metin üzerinde yarışma oldu. Akif'in şiirini okuyan Hamdullah Suphi beydi. Akif kendi şiirini kendisi bile okumadı. Hamdullah Suphi Bey davudi sesi ile müthiş bir hatipti. Zaten müsabakayı da Hamdullah Bey tertip edip yönetimini de kendisi üstlenmişti. Akif'in şiirini onun okumasını meclis istemişti. Okunurken vekiller ayakta defalarca alkışlarla kestiler. Tabidir ki, oya sunuldu ve oy birliğiyle kabul edildi. Tabi hem şiir okunurken hem de oylamada Akif meclisteydi. Başını öne eğmiş sessiz ve sakince dinliyordu. (Celal Bayar sözlerine devam ediyor.) Marş okundu oy birliği ile kabul ettik. Akif o halde bile başını önüne eğdi ve o mütevazi halini bir milim bile bozmadı."

Taceddin Dergahı’nda, iki gün hiç uyumadan yazılan ve sabaha karşı biten İstiklal marşımızın büyük ve unutulmaz yazarı Mehmed Akif Ersoy'un deyişiyle " Allah bu millete bir daha İstiklal marşı yazdırmasın."

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.